4x4x4’ün Muş’ta ki açılımı…

4 x 4 x 4 x 2 derslikte = 128 öğrenci eder.

Muş ilimize bağlı 2 derslikli bir köy okulun da 120 öğrenci 4’erli sıralarda 2012 yılında öğrenim görüyor.

AK Parti, 2002'de 7,5 milyar TL olan Milli Eğitim Bakanlığı bütçesini, 2011'de 34 milyar TL'ye çıkardı. Bu bütçe, okullarımızın geliştirilmesi ve öğrencilerimiz için harcanmış. 2003- 2011 yılları arasında 160 bin yeni derslik inşa edildi. Bu rakam, Cumhuriyet tarihi boyunca yapılan derslik sayısının 3'te 1'i demek. İlk ve orta öğretimde 747 yurt, 920 spor salonu ve 6 bin 146 kütüphane açtık.

Bitlis’in Güroymak ilçesine 28 kilometre uzaklıkta bulunan 56 haneli Yemişveren köyünün ilköğretim okulu artık ihtiyaca cevap veremiyor.

120 öğrencisi bulunan okulun lojman sorunundan dolayı gelen öğretmenlerin de kısa sürede ayrıldığını ifade eden köy muhtarı Yahya Kaya, birçok kez yetkililere başvurduğunu ancak bugüne kadar bir sonuç alamadıklarını savundu. Yahya Kaya, "Köyümüzde 120 öğrenci 2 derslikte eğitim görüyor…

Bir yanda bas bas bağıran köy muhtarları bir yanda açıldı, açılacak ya da açılıyor denen okullar, hangisi doğru hangisi yanlış?

Eğer Cumhuriyet tarihi boyunca açılan derslik sayısının 3’te 1’i kadar derslik açıldıysa o zaman bugün 2 derslikte öğrenim gören öğrenci sayısı 120 ise matematiksel olarak (benzer köylerde) bahsi geçen derslikler açılmadan evvel 180 öğrenci ders görmekteydi.

O zaman 4 Ayşe kuzu gütmeye 4 Fatma çeşmeye su getirmeye getirse; her bir derslikte 64 öğrenci ders görüyorsa küçük bir sadeleştirme işlemi ile 16 öğrenci kalır ve 2 derslikte 32 öğrenci ders göreceğinden Avrupa standartlarında bir eğitim kurumu oluşturulmuş olur.

İsraf haramdır J bu çocuklar ancak 4’er sene ara ile dersliklerini dönüşümlü olarak terk ederse ya da suya, çaya, koyuna giderse ancak çözüme ulaşılır.

Bunlar işin şakasıydı! Buralarda eğitimsiz kalan çocuklarımız yarın büyüdüklerinde karınlarını doyurabilmek adına büyük şehirlere akın edecekler, hem eğitimsiz hem de hiçbir meslek alanında bilgi ve tecrübe sahibi olmadıklarından dolayı da işsizler ordusunu oluşturacaklar. Dolayısıyla işsiz kalan bu çocuklar, karınlarını doyurabilmek için toplumsal tehdit unsuru olacaklar.

Eğer yukarıdaki haberlerin her ikisi de doğruysa ve bizlerde vatanını, milletini seven toplumsak ve yarın bu çocukların bizim başımıza dert olmasını istemiyorsak o zaman tüm toplum en kısa sürede konunun ne denli önemli olduğunun bilincinde olup oluşturulacak toplumsal fonlarla eğitime daha fazla destek olmalıyız. Demek ki yapılan yardımlar, devletin ve hayırsever vatandaşlarımızın yaptırdığı okullar 2012 yılında bile hala 120 öğrenciyi aynı derslikten kurtarmaya yetmiyorsa o zaman bu toplumsal bir ayıptır, bu yarınlarımız için aydınlık bir Türkiye için bir eksiklikliktir.

Bir ülkenin aydınlık yarınları o ülkenin okullarının kalitesine bağlıdır. !denizbatu!