Bakan Selçuk’tan veli ve öğretmenlere çağrı!
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 3 hafta süresince salgının seyrine bakarak değerlendirmeler yapacaklarını söyledi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, okul öncesi ve ilkokul 1’inci sınıf öğrencilerinin yüz yüze eğitime başlaması dolayısıyla açıklama yaptı.
Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu’nun rehberliğinde aldıkları karar doğrultusunda bugün 1 milyonun üzerinde öğrencinin okula adım atmanın mutluluğunu yaşadığını belirten Selçuk, “Gönül isterdi ki 18 milyon öğrencimiz, aynı anda hepsi birden okulların kapısından girsin, eğitim yuvalarını şenlendirsinler. Eğitim öğretim aslında bir şölen gibi başlasa tabi ki daha iyi olurdu. Ancak bu yıl bu şenliği sadece 1’inci sınıflarımızla ve okul öncesi öğrencilerimizle yaşayacağız, onlara nasip oldu” dedi.
HAZIRLIKLAR TÜM HIZLA SÜRÜYOR
Yeni eğitim ve öğretim yılını 17 milyon öğrencinin bugün evlerinde yaşadıklarını kaydeden Selçuk, “Onlara sunduğumuz uzaktan eğitim imkanları ve bu duyguyu yaşamaları için bu uzaktan eğitim imkanlarıyla en iyi şekilde eğitim almaları için de elimizden geleni yaptık. Bu sosyal ortam dışında hiçbir şeyden geri kalmasınlar diye de çalışmalarımız son hızla sürüyor. Bütün ekibimizle çalışıyoruz” dedi.
“OKULA BAŞLAMAK DÖNÜM NOKTASIDIR”
Okul hayatıyla yeni tanışacak olan 1’inci sınıf öğrencilerinin bu ilk heyecanı doğal ortamlarında yaşamalarını istediklerini dile getiren Bakan Selçuk, şunları kaydetti;
*Okula başlamak aslında hayatın da önemli adımlarından biri. Hepimiz hatırlarız okula ilk başladığımız günü ne yaşadığımızı. Çünkü bir dönüm noktasıdır okula başlamak. Yeni bir hayat başlıyor, yeni bir süreç başlıyor.
*Okumayı, yazmayı öğrenmek, sıralara oturmak, bir tahtaya bakmak, teneffüse çıkmak, büyük bir binayı daha önce hiç karşılaşmadığı kadar büyük bir binayı tanımaya çalışmak, o binanın içinde, bahçesinde arkadaşlarıyla beraber oyun oynamak, yeni arkadaşlar edinmek gerçekten çok özel bir hatıra.
*Okula başlayan çocuk yepyeni bir dünyanın kapısından içeri giriyor.”
“BÖYLE BİR BAŞLANGIÇ HAYAL EDİLMEMİŞTİ”
Bakan Selçuk, bugün 1 milyondan fazla çocuğun okul kapısından içeri girerek yeni hayata başladıklarını anlatırken şöyle konuştu:
*Biliyoruz ki velilerimiz de öğrencilerimiz de öğretmenlerimiz de böyle bir başlangıcı hayal etmemişti. Şartların gerektirdiği her durumu aslında bir kriz ya da bunalım olarak değil de fırsata çevirmek olarak yaşamayı hep arzu ediyoruz.
*18 milyon öğrencimizin tamamının yüz yüze eğitime başlayacakmış gibi hazırlıkların yapılması bizi rahatlatan kısmı. Hijyen ve güvenli ortam ihtiyaçlarını salgın koşullarına göre düzenlemiş olmamız, bu konuda çok sıkı tedbirler içinde bulunmamız, bütün arkadaşlarımızı, velilerimizi mutlu ediyor.
*Bu hazırlıklarla karşılaşan öğrencilerimiz, okul öncesi ve 1'inci sınıf öğrencilerimiz, yani onlara elbette büyük bir ihtimamla yaklaşıyoruz ve onların sosyal olduğu kadar fiziksel sağlıklarıyla da güvenleriyle de ilgiliyiz.
*Çok iyi bir ortamda okula başlamalarını bu anlamda önemsiyoruz. Onlara sağlıklı güvenli bir ortam sağlamayı kendi öncelikli görevimiz olarak da görüyoruz.
“BURASI ÇOK KRİTİK”
Okullarda bütün önlemlerin hepsinin alındığını belirten Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü;
*Yapıldığını görüyoruz. Yaptığımız denetimler, incelemeler de zaten bunu gösteriyor. Sahada 3 bin 800 kadar denetmenimiz de okullardaki bu hazırlıkları denetlemek ve neler yapıldı, eksikler nelerdir bunları belirlemek üzere çalışıyorlar.
*Sağlık Bakanlığı ile oluşturduğumuz bir entegrasyon sistemi var. Bunu çok önemsiyoruz. Bu sistem sayesinde okulla irtibatı olan her kişinin HES kayıtları ve bunların takibi yapılıyor. Ve olası bir risk durumunda da okul yöneticilerimiz anlık olarak bilgilendiriliyorlar. Burası çok kritik.
SALGININ SEYRİEN BAKILACAK
3 hafta süresince salgının seyrine bakarak değerlendirmeler yapacaklarını söyleyen Selçuk, şu ifadeleri kullandı;
*Yani eğitim kesintiye uğramıyor, çocuklarımızın bir kısmı okullara gitmese de her koşulda bizim eğitime odaklanmamız ve eğitimin bir eksiğinin kalmaması için uğraşmamız lazım.
*Bu süreçte özellikle velilerimizden, öğretmenlerimizden çocuklarımızla daha çok sohbet etmelerini daha çok konuşmalarını, onları daha çok dinlemelerini ve onların bu tatlı telaş içerisinde kendilerini daha güvende hissetmelerini sağlamalarını bekliyoruz.
*Burası çok önemli ve bundan dolayı da onları her zaman olduğundan daha çok cesaretlendirmek, çocuklarımızı daha fazla yüreklendirmek gerekiyor. Bunu uzmanlarla yaptığımız bütün çalışmalar ve değerlendirmeler gösteriyor.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.