Yüzyıllardır imparatorluklara başkentlik yapan İstanbul, bu unvanını Cumhuriyet döneminde Ankara’ya kaptırdıktan sonra 2010 yılında bir kez daha başkent olarak anılmaya başlandı. Ama bu kez arada bir fark vardı. ‘2010 Avrupa Kültür Başkenti’ ilan edilerek, fiili olmasa da sembolik olarak başkent olmuştu asırlık şehir! ‘Kültür Başkenti’ konseptiyle İstanbul’da yıl içinde konser, festival vb. birçok etkinliğe imza atıldı. Salonlar yenilendi, yeni salonlar yapıldı. 1 milyar TL’ye yakın bir harcama yapıldı. Aradan iki yıl geçti. İstanbul bir kez daha başkent oldu. Yeni unvanı ‘2012 Avrupa Spor Başkenti’ydi. Sporun geniş kitlelere yaygınlaştırılmasının yanı sıra 2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na aday olan tarihi kentimizin tanıtımı için de önemli bir fırsattı. Konsept uyarınca, ulusal ve uluslararası organizasyonlar, yeni tesisler, mevcut tesislerin rehabilitasyonu, bisiklet yolu, koşu parkuru, jimnastik ve kültür-fizik hareketlerinin yapılabileceği açık alanlar gibi düzenlemelerin yapılacağı bekleniyordu. 

7 yılda 1 milyar

Her yıl 300 bin İstanbullu’ya ücretsiz spor yaptırıldığını kaydeden Avcı, “Kısa süre sonra Bayrampaşa ve Pendik’te yeni tesislerimizi hizmete sunacağız. Ayrıca futbol sahası, kapalı yüzme havuzu, kapalı spor salonu ile sağlık ve sosyal tesislerden oluşan Cebeci Spor Kompleksi de bu yıl hizmete sunuldu. Son 7 yılda spora ve sporcuya yapılan yatırım 1 milyar TL’yi geçti” dedi.

12 takım, 74 branş

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin, Türkiye’nin en büyük spor kulüplerinden biri olduğunu ifade eden Osman Avcı şunları söyledi: “Belediyemiz, aralarında futbol, basketbol, voleybol, güreş, buz sporlarının da bulunduğu toplam 12 branşta, 74 takımla mücadele ediyor. 4500’e yakın altyapı sporcumuz ile 14 bini aşkın lisanslı izcimiz bulunuyor.”

Engelli itirafı

2020 Olimpiyat ve Paralimpik Oyunları’na aday olan İstanbul’un engellilerin rahatça dışarı çıkabileceği, spor yapabileceği düzenlemelerden yoksun olduğunu hatırlattığımızda Osman Avcı şu itirafta bulundu: “Haklısınız, bu konuda eksikliklerimiz var. Avrupa’nın gerisindeyiz. Ama bu yeni bir şey değil, uzun yılların ihmali. Biz bunu düzeltmek için çalışıyoruz.”