Yaklaşık 2 ay önce başlayan yeni sistem gereği İstanbul'daki kamu hastaneleri 5 ayrı genel sekreterlik olarak ayrıldı. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından koordine edilen yeni sistemin baş aktörleri basın karşısına çıktı. İl Sağlık Müdürü Prof. Dr Ali İhsan Dokucu tarafından tanıtılan yeni CEO'lar aynı zamanda hastanelerin birbiriyle koordinasyonunu da yapacak. En çok tartışılan konulardan biri olan hastanelerin kar amacı ile hareket edip etmeyeceği yorumları, uzman isimler tarafından değerlendirildi.

İstanbul'daki kamu hastaneleri 5 ayrı bölgeye ayrıldı ve yönetimleri genel sekreterliklere emanet edildi. Bakırköy, Beyoğlu, Fatih, Anadolu Kuzey ve Anadolu Güney olarak adlandırılan yeni bölgelerin başlarına genel sekreterler atandı. Her biri hekim olan yeni yöneticiler aynı zamanda koordineli olarak hastanelerin ihtiyaçlarının karşılanmasını ve eş güdümü sağlayacak. 

Topkapı Eresin Otel'de düzenlenen basın toplantısı, aynı zamanda kamuoyunda uzun süre tartışılan yeni sistemin aktörlerini medya ile buluşturdu. "Hastaneler kar amacına hizmet edecek, hastalara müşteri gözüyle bakılacak, bölgesel olarak koordinasyon konusundaki sorunlar nasıl aşılacak" gibi ön gündemlerle başlayan toplantıda İl Sağlık Müdürü Dokucu, yeni mesai arkadaşlarını ve sistemi tanıttı. 

'MEMNUNİYET ARTACAK'

İstanbul'daki kamu hastanelerinin 5 ayrı bölgede kamu hastaneler birliği olarak genel sekreterliklere ayrıldığını anlatan Dokucu, "Sağlık hizmetlerinin yeni yapılanmasında hizmetin farklı boyutlar ve farklı sorumluluk alanlarında devam edebilecek. Halkımızın giderek artan sağlık hizmetlerinden memnuniyet katsayısının önümüzdeki günlerde daha yükseğe tırmandırılması konusunda güç birliği içindeyiz." dedi. 

Yeni yönetim şeklinde işi yürütenlerle denetleyenlerin birbirinden ayrılmasının sağlandığını anlatan Dokucu, "Ancak burda içtenlikle sindire sindire sağlık hizmetlerinin yürütülmesindeki noktalar ortaya çıktıça yeni mevzuatlar devreye girecek ve oturacaktır. İstanbul'da zaten bir sistem çalışıyorsa her yerde çalışır demektir." ifadesini kullandı. 

Basın mensuplarıyla soru cevap şekilde gerçekleşen toplantıda en fazla gündeme gelen konulardan biri yeni koordinatörlüklerin teknik cihaz alımlarını hangi kriterlere göre ve nasıl yapacağı oldu. Konuyla ilgili açıklamalar yapan Beyoğlu Bölgesi Genel Sekreteri Uzm Dr. Güven Bektemür, teknik cihaz ve diğer alımların ilgili firmalarla yapılan ön görüşmelerle belirleneceğini dile getirdi. Bektemür, "firmalarla çerçeve anlaşması yapıyor onlar da bize sene boyu aynı fiyattan vermeyi taahhüt ediyorlar. Genel sekreterliklerin alımları toplu olarak yapmaları tekelleşmeyi değil, bizzat eldeki yapının daha verimli kullanılmasının önünü açıyor. Ayrıca alımları sadece genel sekreterlikler üzerinden yapalım diye bir durum da yok. Hastaneler bu konuda kendileri de alım yapabilecekler. Bizim temel amacımız yıl içinde birden fazla anlaşma yapmak ve bu sayede ihtiyaçların karşılanması" ifadesini kullandı. 

'KAR EDEN KURULUŞ DEĞİL'

Toplantıda genel sekreterlere yöneltilen sorulardan biri de hastanelerin kar amaçlı kuruluşlar olacağı yönündeki eleştirilerdi. Anadolu Güney Bölgesi Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Uzm. Dr. Tuncay Palteki, mali tablolardan önce, israfın ortadan kaldırılması, imkanların verimli kullanılması gibi kriterlerin önce çıktığını dile getirdi. Palteki, "Mali değerlendirmeler gelir kalemi çok yüksek bir puana da sahip değil. tıbbi, idari, hasta hakları, çalışan memnuniyeti gibi bunların hepsi daha öncelikli. Mali konuların bu kadar ön planda algılanması çok doğru değil. Zaten kamu hiç bir zaman bu anlamda kar etmeyi değil sistemin etkin ve verimli kullanılması açısından önemlidir." diyerek önceliğin verimlilik olacağı mesajını verdi. 

'HASTANELER KARNE ALACAK'

Anadolu Yakası Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Dr. Şuayıp Birinci ise yeni sistemin değerlendirilmesinde nasıl bir yol izleneceğine ilişkin soruyu cevapladı. Birinci, yöneticilerin çalışanlarını baskı altında tutup çalışmaya zorlamayacağını anlatarak sisteme bu açıdan bakılmasını tavsiye etti. Birinci, sonuç değerlendirmelerinin 6 ayda bir yapılacağını ve ilk karnelerini Temmuz ayında alacaklarını ifade etti. 

Bakırköy Bölgesi Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Doç.Dr. İhsan Bakır da kendi bölgelerinde yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdi. Bakır, Bahçelievler'deki eski fizik tedavi hastanesinin yenileneceğini ve yerine 400 yataklı bir hastane yapılacağını dile getirdi. Bakır, bazı hastalıklara yapılacak erken müdahalenin hem hasta yakınları hem de devletin üzerindeki yükün azaltılması anlamında büyük yarar sağlayacağını anlattı. 

Fatih Bölgesi Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Prof.Dr. Hazma Müslümanoğlu da İstanbul'daki 5 genel sekreterliğin sürekli koordinasyon halinde bulunacağını ve haftalık toplantılarla irtibatın sağlanacağını söyledi. Müslümanoğlu, sistemin iki aylık bir geçmişi olduğunu, ancak zaman ilerledikçe hem hizmetin kalıcı ve kaliteli sağlanabileceğini kaydetti. 

Dokucu, İkitelli bölgesinde yapılacak yeni hastane kampüsü ile ilgili bilgi de verdi. Dokucu, imzaların atıldığını ve ilgili bölgeye 2 bin 800 yatak kapasiteli bir kampüs kurulacağını söyledi. Kampüsün hizmet vermeye başlamasından sonra bu bölgenin kendi içinde bir sistemle yönetilmesinin daha doğru olacağı kanaatini taşıdığını söylerine ekledi. Dokucu, İstanbul'da 2012 yılının ilk 11 ayındaki hasta sayılarına ilişkin de ilginç bilgiler verdi. Buna göre ilk 11 ayda 34 milyon 363 bin hasta kabul ediğini, bunun yanında da 8 milyon 745 bin hastanın acil servis hizmeti aldığını söyledi. Bu rakamın düşündürücü olduğunu belirten Dokucu, 2012 itibariyle 245 bin 500 ameliyat yapıldığını ve toplamda 42 milyon kişiye sağlık hizmeti sunulduğunu kaydetti. 

'BIÇAK PARASI ÇOK AZALDI, HEKİME ŞİDDET SIKI TAKİP EDİLİYOR' 

Dokucu, eskiden beri var olan 'bıçak parası' konusunun olabildiğince azaldığını ancak, küçük çapta devam edebildiğini söyledi. Hekimlere şiddet uygulanmasının Sağlık Bakanlığı ve ilgili birimler tarafından sıkı şekilde takibinin yapıldığını ve konuların artık mahkemelere taşındığını anlattı. Dokucu, konunun ceza ile önlenemeyeceğini söyleyerek, "toplumdaki şiddet kültürü ve şiddetle çözüm bulma mantığının hem sorgulanması, yargılanması hem de hastanelerden uzaklaştırılmasının yolunun bulunması lazım" ifadesini kullandı.