The New York Post’a konuşan araştırmacı Bryan Kozlowski, İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in sağlıklı ve dayanıklı görüntüsüne dair 5 sırrını şöyle açıkladı: Birçok kişi sağlıklı bir yaşam için sıkı bir fitness programı gerektiğini düşünüyor. Ancak yazara göre Kraliçe, bu kişiler arasında değil. Kraliçe tempolu yürüşler ve at binme gibi kendisi açısından daha makul egzersizlerin yararına inanıyor. Kozlowsk da “Araştırmaların, bireylerin uygulamaya devam ettiği egzersiz türlerinin zevk aldığı türler olduğunu” söylüyor.

BESLENMME DÜZENİ VE ALKOL

Yazara göre Kraliçe, herkes gibi, basit ve temel gıdaları tercih ediyor. Kraliçe’nin en sevdiği yemek ritüeliyse sandviçler ve çörekler eşliğinde geçen ikindi çayı. Kozlowsk, “Ayrıca küçük bir dilim pasta da alır” diyor ve ekliyor: “Diyetisyenlerin de önerdiği gibi ara sıra kendinize izin vermelisiniz.” Ayrıca her ne kadar alkol sağlığa zararlı olsa da kraliçenin gündüz, öğle ve akşam vakitlerinde kendisini rahatlatacak içkiler içtiği bildiriliyor.

GÜZELLİK REJİMİ

İddiaya göre bir aristokrat, kraliçeyle ilk kez karşılaştığında, eşi Prens Philip’e “Böyle güzel bir cildi olduğunu hiç fark etmemiştim” demişti. Prens ise bu iltifata biraz “uygunsuz” bir karşılık vermişti: “Her yeri böyle.”

Kraliçe’nin güzellik ürünlerini değerlendiren Kozlowski, aşırı pahalı markaların kraliyet çevresinde pek de hoş karşılanmadığını iddia ediyor. Yazara göre Elizabeth, yıllarca makul fiyatlı Cyclax ürünlerini kullandı. Kraliçe ayrıca, nadiren makyaj yapıyor ve yıllardır tatil için güneşten uzak yerleri tercih ediyor.

SÜREKLİ EĞİTİM

Kozlowski, Kraliçe’nin çok meraklı biri olduğunu ve zamanını belgeleri inceleyerek geçirdiğini ifade ediyor. Yazara göre Kraliçe’nin en sevdiği etkinlik, Buckingham Sarayı’ndaki brifingler sırasında bakanlara, hakkında hiçbir şey bilmedikleri bir politikadan veya anayasal meseleden bahsederek üstünlük sağlamak.

AKIL SAĞLIĞI

Kozlowski’ye göre Kraliçe, herkesin kendi duygularından sorumlu olduğu bir kültürden geliyor. Yazar, Kraliçe’nin bardağın dolu tarafını gördüğünü ve bundan güç aldığını düşünüyor. Kozlowski, Kraliçe Elizabeth’in 2002’de 101 yaşında ölen annesinden bile uzun yaşayacağını tahmin ediyor: Değişime direnmenin yarattığı sinsi stresi ortadan kaldıran bir yapısı var. Uyum sağlamaya istek duyuyor. Bu da uzun bir ömre ve tatminkar bir varoluşa katkı sağlar.