OKUYUCU MAİL’LERİ…
Bu Pazar size okuyucu mail’lerini aktarıp, cevap yazacağım…
Yorumum morumum yok...
Soru, cevap gibi…
Okuyun, görün…
x
Rumuz, bal Remzi :
‘’ Politikadan, siyasi partilerden, kafa mafa atmaktan bahsediyorsun da, bizim bal’lardan hiç söz etmiyorsun, televizyon izlemiyor musun, adam 6 kğ bal ve yanında poleni de 100 tl ye satıyor, bu olacak iş mi?..Yoksa sende mi bu bal dan alıyorsun?..’’
Cevap: Ulan arı Remzi, pardon bal Remzi!.. Bu nasıl sallamak böyle, niye alayım ben böyle balı, Tatlıses bile televizyonda ‘’ Bu fiyata bu kadar bal olmaz, hakiki bal’sa bunlar zararına mı çalışıyor, aman dikkatli olun’’ dedi. Arkasından ilgili bakanlık da; bunları yakaladık, gerekli ağır para cezası verdik, bir daha meydana çıkmazlar, demesine rağmen, adam tv. de gözümüzün içine baka baka satışı yapıyor. Ne diyeyim, eğer devlet yakalamazsa, ‘’ inşallah o balı kendisi yer ve hastaneye zor yetişir, nalları diker‘’, daha ne söyleyeyim Remzi, ben devlet miyim?..
x
Rumuz Garip memur :
‘’Bizim halimiz ne olacak? 30-40 yıl çalışıp emekli olsak bile aldığımız emekli ücreti yetmiyor, yine çalışmak zorunda kalıyoruz, yazık değil mi bize!‘’
Cevap: Dinime imanıma haklısın memur kardeş, sana söz veriyorum, gazetemiz bayilerde satışa başladığı andan itibaren, tüm emeklilerin ücretleri hakkında Başbakanımızla bir görüşme yapıp, buna çözüm bulması için hatırlatmada bulunacağım. Eminim ki başbakan söz verdimi yerine getirir. Rahat ol sen garip kardeş, gözlerinden öperim.
x
Rumuz, atletik sporcu :
‘’ Sabah seni yürürken görüyorum, sen bu yürüyüşe spor mu diyorsun? Belki de bu yürüyüşle spor yapıyorum diye etrafına hava da atıyorsun. Senin ki yürümek değil ki, yürüyor musun, ıslık mı çalıyorsun belli değil, kendini kandırma! ‘’
Cevap: Görüyor musunuz, utanmadan yazının sonuna birde denden ( ! ) eklemiş. Senin denden’ ini yerim ben, kaz kafalı. Sana ne benim ıslık çalar gibi yürüyüşümden. Şuna bakın ya, ‘’ Islık çalar gibi yürümek ‘’ benzetmesi, şeytanın bile aklına gelmez, bunun aklına geliyor. Şunu bil ki, sana kaz kafalı dediğime göre, tahmin ettiğim gibi o kafasında tilki kuyruğuna benzeyen püsküllü bereyle dolaşan adamsın. Vallahi sen de; yürüyor musun oturuyor musun, var mısın yok musun belli değil. Ne diyeyim sana, şeytan çarpsın seni, emi.
Rumuz Goncagül:
Ay o yazdığın ‘’ Sevgilim ‘’yazısı ne kadar güzel, hele bir de ‘’ Gülüm ‘’ demişin yazıda, kız en az on kere okudum o yazıyı. Yazıdaki resmin de iyi, vallahi boynunda kravatın olmazsa, o kafan Hun İmparatorunun kafası gibi. Yalan söylüyorsam Allah arkadaşım Gülpare’nin canını alsın, ayol tarih dersinden biliyorum bunları, tarihim iyiydi okulda.
Cevap: Şimdi ne diyeyim ben, bazen gel git akıllı olduğum için çekiniyorum. Kendimi Hun mun imparatoru gibi görürüm diye de korkuyorum. İyi ki yanımda sevgili karım var.
Yoksa işim zor…
Dua edin bana…
Allah yardımcım olsun…
Amin…
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.