36 yaşımdayım.Adıyaman’dan geldim.Orda çalışmıyorum iş imkanı olmadığı için bir umut geldim İstanbul’a, her yıl bu işi yapıyorum. Buraya geldiğimde para kazanıyorum ama; kazandığım paranın yarsına yakını yatacak yere gidiyor.Kış ayı olduğu için hava da çok soğuk zor koşullarda çalışıyoruz.

34 yaşındayım. Gaziantep’ten geldim istanbul’a 2 çocuk babasıyım inşaat işleri yapıyorum Gaziantep de bu bu aylarda pek iş olmuyor. İlk defa bu işi yapmak için geldim güzelde para kazanıyorum ama zor oluyor. Bazı insanlar biletlerin sahte olduğunu düşünüyor. Bu durum beni çok rahatsız ediyor. Birde kalacak yer sorunu var kazandığım paranın bir bölümü oaraya gidiyor.

28 yaşındayım.Adıyaman’dan geldim istanbula bilet satmak için bu işi arkadaşlarım önerdi. İyi de para kazanıyorum. Bir akrabamın yanında kalıyorum ama giderim çok oluyor.Ama insanların biletlerin sahte olmasına yönelik haberlere bakması bilet satışımızı etkiliyor. Bu bizim için büyük bir sorun çünkü her sattığımız biletten komisyon alıyoruz.

Kendi evleri olmadığı için pansiyon ya da otellerde konaklıyorlar. Para biriktirebilmek için birçok güçlüğe katlanıyorlar. Kazandıkları paranın neredeyse yarısını yatacak yer ve yiyeceğe veriyorlar; geri kalan kısmı ile de birikim yapmaya çalışıyorlar. Satıcılar havanın soğukluğuna aldırmadan memleketlerine dönerken eve para götürmek için zor şartlara katlanmak zorundalar.

İnsanların biletlere sahte gözüyle baktıklarını kaydeden piyangocular, "Bayideki biletle aynı bileti satıyoruz. Bazı insanlar olumsuz yaklaşıyor. Bu durum da bilet satışını etkiliyor. Oysa her bilette milli piyango bayisinin kaşesi var. Kayıt dışı bilet satmıyoruz" diyor. Piyangocular sattıkları bilet başına para kazandıklarını da sözlerine ekliyor.

Genellikle Doğu'dan gelen piyangoculara neden zorlu şartları göze alarak İstanbul'a gittiklerini sorduğumuzda ise yaşadıkları yerlerde iş imkanı bulunmadığını ve bu koşullara mecburen katlandıklarını vurguluyorlar. Piyangocular, "Her bilet bizim için de bir umut oluyor" yanıtını veriyor. 

Sevil Karaca