Sağlıkta 'özel sektör' dönemi
Kamu-özel işbirliğiyle sağlık tesisleri "yap-kirala-devret' modeliyle özel sektöre yaptırılacak.
Sağlık Bakanlığınca Kamu Özel İş Birliği Modeli İle Tesis Yaptırılması, Yenilenmesi ve Hizmet Alınması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Kanun, Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarınca yapılmasına ihtiyaç duyulan tesislerin ön fizibilite raporu ve belirlenecek standartlar çerçevesinde Hazine'nin özel mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde, 30 yılı geçmemek üzere bağımsız ve sürekli nitelikte üst hakkı tesis edilmesi suretiyle yaptırılması, mevcut tesislerin yenilenmesinin sağlanması ve bu projeler için alınacak danışmanlık, araştırma ve geliştirme hizmetleriyle ileri teknoloji ya da yüksek mali kaynak gerektiren bazı hizmetlerin gördürülmesine ilişkin usul ve esasları belirliyor. Sağlık Bakanlığı ve bağlı kuruluşları, Maliye Bakanlığı'nca yükleniciye bedelsiz olarak tesis edilecek Hazine'nin özel mülkiyetindeki taşınmazlar üzerinde, sözleşmede belirlenecek bedel karşılığında tesis yaptırabilecek. Yapım işlerine ilişkin ön fizibilite raporu ile belgeler, Sağlık Bakanı'nın imzasıyla Yüksek Planlama Kurulu'nun onayına sunulacak. Yapım işlerinin ihalesi, Yüksek Planlama Kurulu'ndan yetkilendirme kararı alındıktan sonra gerçekleştirilecek.
HASTANE YERLEŞKELERİ TİCARİ HİZMET ALANLARINDAN OLUŞACAK
Hastane yerleşkeleri, sağlık tesisi ve ticari hizmet alanlarından oluşacak. Bakanlık, kullanımında olan tesislerin yenilenmesi işlerini, tesislerdeki belli hizmetlerin sunulması, ticari hizmet alanlarının işletilmesi ya da bedelinin ödenmesi karşılığında yaptırabilecek.
Gerek görülmesi hâlinde birden fazla tesis yapım veya yenileme işi tek bir ihale ile yapılabilecek. İhalelerde, proje bazında işin niteliğine göre en az maliyetle en yüksek fayda sağlayan teklif, ekonomik açıdan en avantajlı teklif kabul edilecek. Kanun kapsamındaki tesislerin yenileme veya yapım işlerinde açık ihale usulü, belli istekliler arasında ihale usulü veya pazarlık usullerinden biri uygulanabilecek. Sözleşme özel hukuk hükümlerine tabi olacak ve süresi, tesisin özelliklerine ve fizibilite raporuna bağlı olarak sözleşmede belirtilen sabit yatırım dönemi hariç 30 yılı geçmemek üzere idarece belirlenecek.
Yapım sözleşmesi imzalandıktan sonra sabit yatırım döneminde yüklenicinin sözleşme kapsamındaki taahhütlerini yerine getirememesi hâlinde, sözleşmede belirlenen derhâl fesih hâlleri hariç olmak üzere, idarenin noter aracılığı ile yapacağı yazılı ihtarla keyfiyet açıkça belirtilerek yükleniciye gereğinin yapılması için işin mahiyetine uygun süre verilecek.
Verilen süre, sözleşme süresini etkilemeyecek ve gecikmeden kaynaklanan cezai şartın uygulanmasını engellemeyecek. İhtarla belirlenen süre sonunda taahhüdün yerine getirilmemesi hâlinde, finans sağlayıcılar idare ile anlaşarak yüklenicinin ortaklık yapısında değişikliğe giderek işin yapılmasını sağlayabilecek.
İHTİLAFTA SORUMLU TÜRK MAHKEMELERİ OLACAK
Sözleşmenin uygulanması sırasında taraflar arasında doğabilecek hukuki ihtilaflarda Türk hukuku uygulanacak ve ihtilafların çözümünde Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri görevli ve yetkili olacak. Bedel ve sözleşme süresinin tespitinde, yatırımın maliyeti ve projenin mahiyeti, ekipman ve tıbbi donanımın yüklenici tarafından sağlanıp sağlanmayacağı, yüklenicinin kârı, yatırım konusu taşınmaz ve tesisteki hizmetlerin ve ticari hizmet alanlarının işletilmesinin yükleniciye verilip verilmeyeceği konuları dikkate alınacak. Dönem sonunda Türkiye İstatistik Kurumunca belirlenen dönemsel Üretici Fiyat Endeksi ile Tüketici Fiyat Endeksi toplamının yarısı oranında kullanım bedeli artışı yapılacak. Yüklenici tarafından yabancı para birimi ile kredi temin edilmesi ve kullanım bedelinin yeniden belirleneceği tarihteki ilgili döviz kurundaki değişimin Üretici Fiyat Endeksi ile Tüketici Fiyat Endeksi toplamının yarısı oranından yüksek veya düşük olması hâlinde, idare tarafından yönetmelikle belirlenen esaslar çerçevesinde hesaplanacak düzeltme katsayısı marifetiyle kur farkı hesaplanacak ve yabancı para birimi ile borçlanma oranında kullanım bedeline eklenecek veya kullanım bedelinden çıkartılacak. Yapım işinin tamamlanmasından önce hiçbir şekilde bedel ödemesi yapılmayacak.
BORÇ ÜSTLENİMİ LİMİTİ, MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE KANUNUYLA BELİRLENECEK
Kanuna göre gerçekleştirilecek kamu özel iş birliği projelerinin uygulanacağı yerlerin imar planları, Sağlık Bakanlığı'nın talep etmesi hâlinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yapılacak. Kanun, Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'da değişiklik yapıyor. Buna göre, genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler tarafından yap-işlet-devret modeliyle gerçekleştirilmesi planlanan ve tutarı asgari 1 milyar TL olması öngörülen yatırım ve hizmetlere ilişkin uygulama sözleşmeleri ve yap-kirala-devret modeliyle gerçekleştirilmesi planlanan, tutarı asgari 500 milyon TL olan sözleşmelerde; sözleşmelerin süresinden önce feshedilerek tesisin ilgili idareler tarafından devralınması hükmünün bulunması halinde, söz konusu yatırım ve hizmetler için yurt dışından sağlanan finansman ve bu finansmana ilişkin mali yükümlülüklerin Hazine Müsteşarlığı tarafından üstlenilmesine karar vermeye, üstlenime konu mali yükümlülüklerin kapsam, unsur ve ödeme koşullarını belirlemeye ilişkin usul ve esasları düzenlemeye Bakanlar Kurulu yetkili olacak
Mali yıl içinde taahhüt edilecek borç üstleniminin limiti, Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu ile belirlenecek. Bakanlar Kurulu, limiti bir katına kadar artırmaya yetkili olacak.
Giderin kaydı için gerekli olan ödenek, Maliye Bakanlığı bütçesinde yer alan yedek ödenek tertibinden karşılanacak. Müsteşarlık tarafından gerçekleştirilen üstlenim tutarları devlet dış borcu olarak kaydedilecek. Dış borcun tahsisi yapılabilen idareler dışında kalan idarelerin yürüttüğü projelerden kaynaklanan borç üstlenimlerinde, ilgili idare Hazine Müsteşarlığı'na üstlenilen tutarda borçlandırılacak.
İHALE SÜRECİ BAŞLATILAN İŞLER, MEVCUT ŞARTNAMELERE GÖRE SONUÇLANDIRILACAK
Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu'na bağlı 2. ve 3. basamak sağlık tesislerinin bağış, faiz ve kira gelirleri ek ödeme dağıtımında kullanılamayacak. Bu birimlerde görevli personele yapılacak ek ödeme toplamı, ilgili birimin cari yıldaki hizmet bedelinden ayrı olarak faturalandırılan ilaç ve her türlü tıbbi sarf malzemesi gelirlerinin yüzde 45'ini, döner sermaye gelirlerinin yüzde 50'sini aşamayacak. Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ilana çıkılarak ihale süreci başlatılmış işler, mevcut ihale şartnamelerine göre sonuçlandırılacak. Ayrıca, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce ihale süreci tamamlanmış olan veya devam eden işlere ait şartnamelerdeki, yüklenici tarafından yapılacak sağlık yerleşkesinin dışındaki taşınmazların ticari alan olarak işletilmek üzere yükleniciye verilebileceğine dair hükümler uygulanmayacak ve sağlık yerleşkesi dışındaki taşınmazlar yükleniciye verilmeyecek, ihale iş ve işlemleri ile yapılmış olan sözleşmeler bu hükümler geçerli olmaksızın yürütülecek.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.