Şampiyonluk yolu Kadıköy'den geçiyor
Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın son haftalarda üst üste yaşadığı puan kayıpları ve Galatasaray'ın da bu haftalarda rakiplerini geçerek hanesine puanları yazdırması ile bir anda ligin üst sıralarında görülen tablo oldukça değişti.
Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın son haftalarda üst üste yaşadığı puan kayıpları ve Galatasaray'ın da bu haftalarda rakiplerini geçerek hanesine puanları yazdırması ile bir anda ligin üst sıralarında görülen tablo oldukça değişti.
Lider Galatasaray, Beşiktaş'ın 3; Fenerbahçe'nin ise 4 puan önüne geçerek kalan 12 hafta için oldukça avantajlı duruma geldi.
Önümüzdeki hafta Fenerbahçe evinde Galatasaray'ı ağırlayacak. Bu maçın 2 hafta sonrasında ise bu kez Fenerbahçe evinde Beşiktaş'ı konuk edecek. Bu iki maç büyük olasılıkla şampiyonluk yarışının kalan haftalarda nasıl devam edeceğinide bize gösterecek. Zira Fenerbahçe önce Galatasaray'ı ardından Beşiktaş'ı yenerse büyük olasılıkla son 2 haftada kaybettiği avantajı geri alacak ve lig yarışı bu 3 takım arasında son haftaya kadar devam edecek.
Ancak Galatasaray'ın kazanması veya yenilmemesi durumunda Fenerbahçe lig yarışının gerisinde kalacak ve işi zorlaşacak. Beşiktaş maçını da kazanamaması durumunda Fenerbahçe için havlu attı deyimi yanlış olmayacaktır. Galatasaray'ı yenemeyip Beşiktaş'ı yenmesi ise lig yarışının tamamiyle Galatasaray tekelinde devam etmesini sağlayacak, Galatasaray'ı ligin zirvesinde yalnızlaştıracaktır.
Tüm bu olasılıklardan hangisinin gerçekleşeceğini yakın bir gelecekte birlikte göreceğiz. Peki takımların son haftalarda ki futbolu neyi işaret ediyor?
Galatasaray Melo'nun yokluğunda Hamit ile; Semih'in yokluğunda Koray ile ve son olarak Burak'ın yokuluğunda Umut ile eksik bölgeleri doldurmaya çalıştı. Bu süre zarfında da başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Tabi bu 3 eksik oyuncunun da Galatasaray için ne kadar vazgeçilmez olduğu ortaya aleni bir biçimde görülmüş oldu. Melo'nun daha uzun bir süre sahalardan uzak kalacak olması büyük bir handikap ancak Hamit in son haftalarda gösterdiği performans bu handikapı minimuma indirecek gibi görünüyor. Semih ve Burak'ın Fenerbahçe maçından itibaren hazır olacağını düşünüyorum.
Fenerbahçe gol yollarında ki sıkıntısını çözebilmiş değil. İsmail Kartal'ın Emenike ısrarını anlamak da mümkün değil. Üstelik Emenike hem kendine hem takıma giderek daha fazla zarar veriyor. Sürekli kendini yerlere atarak serbest vuruş ve penaltı kazanmaya çalışması ise futbolun ahlaki değerlerini seyircinin gözünde düşürmekten başka bir işe yaramıyor. Aziz Yıldırım'ın hakemler hakkında gereksiz sözleri, Volkan Demirel, Caner Erkin ve Emre'nin gereksiz söz, davranış ve itirazlarından ötürü takımını sürekli eksik bırakmaları da bu uzun şampiyonluk yarışında Fenerbahçe'nin büyük handikaplarından. Evinde oynadığı Trabzonspor ve Akhisar maçlarında yaşadığı puan kayıplarına Galatasaray ve Beşiktaş derbilerini de eklerse şaşırmam.
Beşiktaş ise muhteşem Liverpool zaferinin ardından sakat ve cezalı oyuncuların çokluğundan ötürü yorgun oyuncularla oynamaya devam ediyor. Bilic mücbir sebeplerden rotasyona gidemiyor ve puan kayıplarının sonu gelmiyor. Beşiktaş'ın UEFA Avrupa Ligi'nde üst tura çıkması Türk futbolu ve Beşiktaş'ın Avrupa futbolunda ki yeri için oldukça önemliydi. Ancak elde ki veriler ve alınan sonuçlar gösteriyor ki; Beşiktaş iki kulvarda beraber yürüyecek ve bu tempoyu kaldıracak oyuncu kadro derinliğine sahip değil.
Şampiyonluk düğümü 2 Kadıköy derbisinde çözülecektir diye düşünüyorum. Elbette bu 2 maçı kazanmak veya kaybetmek her şeyi bitirmeyecektir. Kalan maçların hepsi ayrı bir final havasında olacaktır. Ancak derbileri kazanmanın da ne kadar önemli olduğu görülmektedir.
Mutlu seyirler herkese
Saygılarımla
Olcay Şeker
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.