Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli davasında savcı mütalaasını verdi. Bu satırları yazmaya başladığım dakikalarda 64 kişi için “ağırlaştırılmış müebbet” istedi savcı. Mütalaa okunmaya devam ettiği için sayının artması da muhtemel görünüyor.
Yıllardır devam eden bir davada sona geliyoruz mütalaanın okunması ile birlikte. Eve gelirken akşam hangi kanaldan takip etsem diye düşünüyordum. En çok merak ettiğim sorulardan birinin de cevabını alacağım için heyecanla birçok tartışma programı arasından kimi seyrederim diye aldım elime televizyon kumandasını.
Show, Trt, Kanal D, Atv, Star, Fox ana haber dışında konu ile ilgili bir program yapma gereği duymamışlar. Haber kanallarında vardır dedim; 24’te belgesel, Ntv’de belgesel, Sky Türk’de ve Habertürk’de yeni anayasa, Tgrt’de futbol, S Haber’de Türkçe Olimpiyatları konuşuluyor. Sadece Cnn Türk’de Ahmet Hakan programında bu konuya ver vermiş. Yani seçeneğim tek; Ahmet Hakan ve Cnn Türk.
Dava ve davanın sonuçları hakkında konuşmadan önce bu fotoğrafa bakmak gerekmiyor mu? Garip değil mi? Ülkenin ordusunu teslim ettiğimiz komutanlar, gazeteciler, milletvekilleri için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenmiş ama kimse konuşmuyor, konuşma gereği bile duymuyor.
Neden isteniyor diye sormuyorum, daha oraya gelmedim bile. Suç tespit edilmişse ceza da istenebilir., ceza da verilebilir. Bu ülkenin televizyonları bunu konuşmayacaksa bugün ne konuşacak?
Bu davanın sonuçlarını konuşmuyoruz da Çanakkale Zaferi’ni mi konuşuyoruz? Onu da konuşmuyorsunuz ki.
Bakın çok garip bir durum bu. Çok garip ve çok anlamsız.
O zaman ulaşabildiğimiz kaynaklardan davanın sonucunu öğrenmeye çalışıyoruz. Öğrenelim ve artık bitsin kaç yıldır devam eden bu bilgi kirliliği.
Gömülmüş olan silahlar ne için gömülmüş, kim kullanmış, kim kullanacakmış?
Krokileri kim hazırlamış?
Planları kim hazırlamış?
Kim darbe yapacakmış?
Ergenekon diye bir örgüt var mı?
Örgütün lideri, liderleri kim?
E-mailleri kim göndermiş?
Bulunan evrakların üzerinde sanıkların parmak izi bulunmuş mu?
Sanıkların sahte dediği evraklar üzerinde ne karar verildi? Sahte miymiş?
Darbe yapmak isteyen var mı? Darbe yapabilmiş olan var mı?
Tuncay Güney diye bir adam vardı, ne oldu bu adam?
Deliller ne? En çok merak ettiğim de bu aslında hangi deliller ile davayı sonuçlandırıldı, karar aşamasına gelindi.
Davanın sonu geldiği için artık bu soruların cevaplarını bulabilirim sanıyordum.
Bulamadım.
Maalesef bulamadım. Belki ben anlamıyorum.
Ağırlaştırılmış müebbet ne demek diye baktım; öl daha iyi. İdamın daha şık söylenen hali adeta. İnanılmaz ağır bir mahkûmiyet süreci ağırlaştırılmış müebbet.
Dönüyorum tekrar en başa; 64 ağırlaştırılmış müebbet var. Ama ben ağırlaştırılmış müebbetlerin sebebini bulmaya çalışıyorum, bulamıyorum.
Derin Devlet, Ergenekon ya da adına ne derseniz, önemli noktalardaki yüzlerce adam bir araya gelip sadece Danıştay saldırısını mı yapmışlar, yapabilmişler. Eğer öyleyse bu kadar adamı bıraksanız da bundan fazlasını da yapamazlarmış zaten. Bu nasıl çelişki?
Bir tarafta 30.000 kişinin katili bir adam var, terör örgütünün lideri olduğunu söylemekten geri kalmıyor. Lider olarak adlandırılıyor. Ve ülkeme barışı getirmek için mektuplar yazıyor, el yazısı ile. Dijital ortamda değil, el yazısı ile. Mektupları taşınıyor elden ele. Muhatap alınıyor, önemseniyor. Yandaşları, teröristler cirit atıyor ortada, zafer çığlıkları atıyor.
Diğer tarafta hala sonuçlarını öğrenemediğim ve galiba öğrenemeyeceğim sebeplerden haklarında ağırlaştırılmış müebbet cezası istenen onlarca insan var.
Ağırlaşmışız hepimiz.
Ağırlaştırılmışız.
Ümit ederim müebbet olmaz cezamız da açılır bir gün dimağımız, anlayabiliriz yaşananları.
Turgut Yüksekdağ / Twitter: @BBT1808