Yıllardır narın faydalarıyla ilgili birçok çalışma yapılmıştır. Klinik veriler narı; ateroskleroz (damar duvarının esnekliğini kaybedip sertleşmesi), kanser ve diyabet gibi önemli hastalıklara karşı, geniş spektrumlu bir savunma aracı olarak göstermektedir. Nar ve bileşenleri; diyabeti kontrol ettiği için şeker metabolizmasını düzenleyerek kanserin en önemli sebebi olan şekeri kontrol altına alır; böylelikle kansere karşı önemli bir savunma mekanizması olarak karşımıza çıkar. Bilimsel çalışmalar, narın sayısız faydası olduğunu ortaya koymuştur. Son dönemde nar ağacının çeşitli botanik bileşenlerinin, özellikle de tohum ve çiçeklerinin de insan sağlığı için son derece yararlı olduğu görülmüştür. Bilimsel kanıtlar; narçiçeği özü ve tohumunun yaşlanmaya karşı çok güçlü bir antioksidan olduğu yönündedir. Narçiçeği özü ve nar tohumu, birçok hastalıkla mücadelede güçlü bir savaşçıdır. 2009'da yapılan bir çalışma; narın damar sertliğini yüzde 70 oranında azalttığını göstermiştir. Nar sayesinde kan yağı ve glikoz düzeylerinin de düştüğü tespit edilmiştir.
YOĞUN BİR ANTİOKSİDAN
Nar suyunun polifenolik (bitkilerin renklenmesinden sorumlu olan polifenoller, antioksidan özelliklerinden dolayı insan sağlığına faydalıdır) içeriği; en büyük bilimsel keşiflerden biridir. Nar, yoğun antioksidan kapasitesiyle sağlık için destekleyici bir güçtür. Yapılan son analizler narın; prostat kanserinin oluşmasını ve ilerlemesini önlediğini, kolesterol kontrolünde, özellikle de HDL'nin (iyi kolesterol) düzenlenmesinde eşsiz bir rol oynadığını ortaya koymuştur.
ÇAY OLARAK TÜKETİLMESİ ÇOK FAYDALI
Narın, farelerde sperm sayısını artırdığı ve sperm kalitesini düzelttiği bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır.
Hayvanlar üzerinde yapılan son deneyler; nar yağı ve ekstresinin, cilt kanserini gerilettiğini göstermiştir.
Nar kabukları aynı zamanda kemoterapiye bağlı ishallerin önlenmesinde çok faydalıdır.
Anti-virotik etkisi olan nar çiçeğinin çay olarak tüketilmesi tavsiye edilir.
OBEZİTENİN YAN ETKİSİYLE SAVAŞIR
Nar suyunun içindeki polifenoller ve diğer bileşenler; kardiyovasküler sistemin dışında diğer sistemler için de yararlıdır. Nar suyu, içeriğindeki ellagic asitle (fitokimyasallar) kanserin gelişmesini engellemekte önemli rol oynar. Nar suyu, diyabet ve obezitenin metabolik sonuçlarına karşı da benzersiz bir koruma sağlar.
BAKTERİLERE KARŞI BİREBİR
Bilimadamları ayrıca narın antimikrobiyal potansiyeline de odaklanmıştır. Yapılan çalışmalar, narın içerdiği polifenollerin; bakterilerin, mantarların ve parazitlerin büyümesini de engellediğini göstermiştir.
SUYU AĞIZ YARALARINA SON DERECE İYİ GELİR
Narın meyvesi, çiçeği, yağı ve özleri; hastalıklardan korunma konusunda rakipsizdir. Nar çekirdeği yağı, meme, prostat ve diğer yaygın kanser türlerine karşı etkili bir ilaç görevi görür.
30-35 SANİYE AĞIZDA TUTUN
Narın suyu da bir dizi hastalıkla mücadelede önemli rol oynar. Nar suyu; özellikle kemoterapi sırasında da çok sık karşılaşılan ağız yaralarında etkilidir. Nar suyunun ağızda 30-35 saniye tutulması, ağız yaralarını azaltır ve tedavisinde faydalıdır. Nar, nar çekirdeği yağı ve nar suyunun; farelerde tümör büyümesini durdurduğu da yine yapılan çalışmalarda gösterilmiştir.