Türkiye’nin diğer illerinde genellikle terör ve geçim sıkıntısından dolayı göç eden insanlar bu işi yaparken, İstanbul’da durum biraz daha farklı. İstanbul'da, Anadolu illerinden gelen insanların yanında Afrika ve Gürcistan’dan gelen göçmenler de atık toplayıcılığı yapıyor.
İKİNCİ İŞ OLARAK YAPILIYOR
İstanbul’da atık toplayıcılığı yapanların çoğu, bunu ek iş olarak devam ettiriyor ve geçimlerine katkı sağlamayı amaçlıyor. Tam gün atık toplayan bir kişinin kazancı 30 ile 40 TL arasında değişirken, ek iş olarak atık toplayanlar bu rakamın ancak yarsını kazanabiliyor.
BELEDİYELERLE BAŞLARI DERTTE
2004 yılında yürürlüğe giren Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği ile belediyeler ve belediyelerin ihale ettiği lisanslı atık toplama şirketleriyle başları dertte olan atık toplayıcıları, birçok yerde atık toplayamıyorlar. Kimi belediyeler atık toplama işini ihale ederken, bazı belediyeler ise ilçedeki atık toplayıcılarını bünyesine katarak bu işi sürdürüyor.
KIŞ GELİYOR, HASTALIK RİSKİ ARTIYOR
Hiçbir sosyal güvencesi olmayan atık toplayıcıları, havaların soğumasıyla da hastalık riskiyle karşı karşıya kalıyor. Kış şartlarında gün boyu dışarıda olan bu insanlar, özellikle zatürre hastalığı ile boğuşuyor.
“YÖNETMELİK DÜZELTİLSİN”
Sokakta atık toplayanların hakkını korumak için kurulan ve Tarlabaşı’nda faaliyetine devam eden Geri Dönüşüm İşçileri Derneği’nin Başkanı Ali Mendillioğlu, devletin atık toplayıcılarını gözetmesini istedi. 2004 yılında çıkan yönetmeliğin şirketlerin çıkarı doğrultusunda hazırlandığını öne süren Mendillioğlu, gerek halkın çıkarı, gerekse de temiz bir çevre gözetilerek yönetmeliğin düzeltilmesini istedi.