CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, salgın nedeniyle tekel bayilerine uygulanan süre kısıtlamasının, diğer esnaf için yapıldığı gibi esnetilmesi gerektiğini belirtti. Ağbaba, parti genel merkezinde, tekel bayi işletmecileri ile yaptığı basın toplantısında, tekel bayilerinin yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını süresi boyunca alınan kararlarla yalnız bırakıldığını ifade etti.
Tekel bayilerinin sadece alkol ve sigara satmadığını belirten Ağbaba, "Günübirlik belirsiz kararlarla ciro kayıpları yaşadılar. Yalnız bırakıldılar, tehdit mektupları aldılar, dükkanları aç-kapat yapa yapa oyuncağa çevrildiler. Koronanın sebebi olarak gösterdiler. Türkiye’de 155 bin tekel bayi var. Başka esnafın ödemediği birçok vergi veriyor. Cezalar kesildi. Örneğin bir tekel esnafına yasaklara uymadığı için tam 320 bin lira ceza kesildiğini biliyoruz. Keyfi tacizlerle tekel esnafı rahatsız ediliyor" diye konuştu.
"DEVLET ADETA ALKOLLE YAŞIYOR"
"Zincir market bütün esnafı etkilediği gibi tekel esnafını da etkilemektedir" diyen Ağbaba, "Tekel ürünleri vergi gelirlerinin yüzde 12.3’ünü oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
Ağbaba, şöyle devam etti: "Devlet adete alkolle yaşıyor. Her içilen 4 dublenin 3’ünü devlet vergi olarak tahsil ediyor. Son bir yılda satışlar da azaldı. Tüketim azalıyor mu? Yasaklar sahte içki üretimini artırıyor. Geçtiğimiz yıl 500 kişi sahte alkolden öldü. Sen tekel bayilerle uğraşacağına gel uyuşturucularla uğraş."
"11 MART TARİHİNDE MEYDANLARDA OLACAĞIZ"
Tekel esnafının artan borçları nedeniyle zor günler yaşadığını söyleyen Türkiye Tekel Bayileri Platformu (TTBM) Başkanı Özgür Aybaş ise şöyle konuştu:
“Sözde mücadele adı altında amacı mücadeleden çok laik kesimin tüketimine yapılan müdahale açıkça ortadadır. Esnaf borçlarına rağmen hükümetin kapatmalarını önce halk sağlığı diye kabullenmiştir. Fakat esnaflar fedakarlık yaparken hükümetin bizle alay ettiğini siyasi mitinglere verdiği destekleriyle lebalep görmüş olduk. Borçlarımız gün geçtikçe artmakta. Bu ülkede adalet sadece zenginleri ve müteahhitleri korumak için mi vardır, bu mudur sosyal adalet? Hakkımız olanı kolay kolay teslim etmeyeceğiz. Bu yüzden 11 Mart tarihinde meydanlarda olacağız.”