İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul'un mimari ve kültürel değişimine ışık tutan önemli bir sergiye ev sahipliği yapıyor. 18 Aralıkta açılan 'Değişen Zamanların Mimarı Edoardo De Nari' adlı sergi, mimarın kişisel arşivinden derlendi. Sergi 20 Nisan 2013 tarihine kadar gezilebilir.
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı olan ve aynı zamanda İstanbul Araştırmaları Enstitüsünde danışmanlık yapan Mehmet Baha Tanman ile sergi hakkında konuştuk.
Serginin açılması fikri nasıl oluştu?
İstanbul' da büyük ölçüde unutulmuş olan İtalyan mimar Edoardo De Nari'nin gündelik yaşamına ve sanatına, İstanbul’un mimari ve kültürel dönüşümüne odaklanan önemli bir sergi. Üç yıl önce mimar arkadaşımız Büke Uras'ın bir sahafta bulup satın aldığı, mimarın kişisel arşivinden yararlanılarak oluşturulan bir sergi. Bu belgeler ortaya çıkana dek sanatçı hakkında fazla bilgiye sahip değildik. Sergide mimarın gündelik yaşamına ve sanatına odaklanan mektuplar, anı defteri, amatör ressam olarak yaptığı resimler ve daha birçok belge görülebiliyor. Edoardo De Nari' nin mimarlık tarihinde adının geçmemesi çok üzücü. Bu belgelerin bulunması, İstanbul’un mimarlık tarihindeki bazı boşlukları da doldurdu.
ÖNCE SEVMEDİ, SONRA AŞIK OLDU
Edoardo De Nari'den bahseder misiniz?
16 Şubat 1874’te Cenova’da doğar. Annesini, babasını, çok sevdiği kız kardeşi Elena'yı arka arkaya kalp sorunlarından kaybeder. Yapayalnız kalır, çıkış yolu ararken İtalyan donanmasına katılmaya karar verir. Yıllar sürecek deniz yolculuklarına çıkar. İtalya' ya döndüğünde sanat yaşamına devam edeceğini düşünür fakat bakanlıktan gelen emirle Türkiye' ye gönderilir. 14 Aralık 1895 tarihinde geldiği İstanbul'u ilk başlarda hiç sevmez fakat sonra aşık olur. Mimarlık okulundan mezun değil, kendini mesleğin içinden yetiştiren bir mimar. İstanbul’da deniz subayıyken Alman Mortman ailesinin kızı Maria Christina Euphrasia'ya aşık olur, 1899 da Pera’da, Saint Antonio Kilisesi’nde evlenirler. Çok yönlü kişiliğe sahip biridir; mimar, mühendis, dekoratör, bestekar, dünya gezgini ve son olarak da politikacıdır. Uşi antlaşması ile sonuçlanan Trablusgarp savaşı barış görüşmelerindeki rolü politikacı kimliğine işaret eder. 16 Ağustos 1954’te Büyükada' da seksen yaşında hayata veda eder. Feriköy Katolik Mezarlığına gömülür.
NERELERDE İMZASI VAR?
Edoardo De Nari'nin İstanbul'da hangi yapılarda imzası vardır?
Mesela San Antonio Kilisesi'nin tasarımında biz sadece Guilia Mongeri' nin imzası olduğunu biliyorduk. Bu belgelerle öğrenmiş oluyoruz ki Edoardo De Nari de tasarımda yer almış. Bunun dışında Divan Oteli’nden TRT binasına kadar olan apartmanlar, Lion mağazası, günümüzde Sakıp Sabancı Müzesi olarak kullanılan, halk arasında Atlıköşk olarak bilinen Emirgan'daki köşk, Nane Sokak apartmanları, L'Union Sigorta hanı(Karaköy), Aslan Çimento Fabrikası(Darıca), Prens Mehmet Ali Hasan Köşkü, Şark ve Glorya sineması, Pera Sinagogu, İtalyan Kültür Merkezi, Surp Agop apartmanları, Lion Mağazası, Nişantaşı’ndaki Erenler Apartmanı Edoardo De Nari' nin tasarladığı yapılardan başlıcalarıdır. Bir de eserlerindeki mimari dönüşümü de görüyoruz. 1920’li yıllarda batıda moda olan ve bize de intikal eden Art Deco, ardından 1940’lı yıllarda modern mimari gibi üsluplar kullanılmıştır. 19. yüzyılda gücünün doruğuna ulaşan, Cumhuriyet ile birlikte tasfiye edilen Beyoğlu burjuvazisinin dramı, yerini alan yeni Cumhuriyet burjuvazisinin zevkleri mimarın eserlerinde yerini bulur.
Haber: Erol Tekel