Mezarlıktaki patlayıcı sanığı: Erol Taş'a dua ediyordum

Kozlu Mezarlığı'nda bulunan yaklaşık 15 kilogram patlayıcı ile ilgili 3'ü tutuklu 13 şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Abdullah Mirza Coşkun tarafından hazırlanan iddianamede, İstanbul'da sansasyonel nitelikte eylem gerçekleştirme hazırlığı içersinde olduğu iddiasıyla tutuklanan Salih Erdal kod adlı Redur Aslan'ın 31 Mart 2012 ve 7 Nisan 2012'de Zeytinburnu Eski Kozlu Mezarlığı'na girdiği belirtildi. Aslan'ın mezarlık içerisine, gerçekleştirmeyi planladığı eylemde kullanmak üzere mühimmat veya patlayıcı madde saklamış olabileceği düşüncesiyle arama yapıldığı anlatılan iddianamede, iki mezar arasında bulunan siyah renkli çöp poşeti içersinden 11 kilo 100 gram ağırlığında plastik patlayıcı, 2 kilo 800 gram ağırlığında TNT ve RDX, 1 adet el bombasına bağlı fünye, 1 adet düzeneğe bağlı fünye, 5 adet Fünye ele geçirildiği kaydedildi. 

Polis tarafından takip edilen Redur Aslan'ın 8 Nisan 2012'de mezarlıkta kazı yapabilmek amacıyla 1 adet çapa satın aldığı, çapayı aldığı gün, sırt çantası ile Zeytinburnu Kozlu Mezarlığına giderek mezarlık etrafında bir süre dolaştığı, muhtemel güvenlik sebebiyle bahse konu patlayıcı maddeleri mezarlıktan çıkarmayı ileri bir tarihe ertelediği ifade edildi. 

Aslan'ın 9 Nisan 2012'de İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü binasına ziyaretçi girişinden kontrollü bir şekilde girdiği, Pasaport Şube Müdürlüğü'ne gittiği, burada bir müddet bekledikten sonra herhangi bir işlem yaptırmadan ayrıldığı belirtildi. Aslan'ın patlayıcı maddeleri mezarlıktan aldıktan sonra, İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde bombalı eylem gerçekleştirmeyi planladığı öne sürülen iddianamede, "Bu amaçla 09 Nisan 2012 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Vatan Caddesi Yerleşkesine gelerek herhangi bir işlem yapmadan ayrıldığı, bundaki amacının planladığı bombalama eylemi konusunda herhangi bir işi olmadığı halde emniyet müdürlüğü binasında keşif yapma amacına yönelik çalışma olduğu belirlenmiştir." denildi. 

PATLAYICILARI GÖMERKEN KULLANDIĞI ÇAPAYI GÜL YETİŞTİRMEK İÇİN ALMIŞ 

Şüpheli Aslan'ın ifadesine de yer verilen iddianamede ifadeden şu bölümler yer aldı: 

"Zeytinburnu'ndaki mezarlıkta bulunan bombaları mezarlığa ben gömmedim ancak Türkiye'ye geldikten sonra bombaların bulunduğu mezarlığa birkaç sefer değişik zamanlarda girip çıktım. Ben duygusal, muhafazakar ve manevi yönü olan bir insanım. Mezarlıklara girip ölülere dua etmek için mezarlıklara bir kaç sefer gittim. Sadece dua ettim. Ben Zeytinburnu mezarlığına gittiğimde sanatçı Erol Taş'ın da mezarını ziyaret ettim. Benim PKK/KCK terör örgütüyle bir bağım söz konusu değildir. Türkiye'ye gelince babamın mezarına gitmedim ama başkalarının mezarına gidip dua etmeyi manevi ibadet olarak görürüm." 

Aslan'ın aldığı çapayı da evinde gül yetiştirmek için aldığını söylediği kaydedildi. 

İddianamede şüpheliler Hüseyin Ghorbani ve Redur Aslan'ın 2011-2012 yıllarında Kuzey Irak'ta silahlı terör örgütü PKK kamplarında bulundukları, Türkiye'ye birlikte girdikleri ifade edildi. 

Şüphelilerin, mezarlıkta bulunan patlayıcılarla İstanbul Emniyet Müdürlüğü binasına veya personellerine yönelik arabaya yerleştirilmiş bomba düzeneği yapılarak bu şekilde bombalama eylemini amaçladıkları kaydedildi. 

İddianamede tutuklu sanık Redur Aslan ile firari sanık Hüseyin Ghorbani "PKK terör örgütüne üye olmak ve patlayıcı madde bulundurmak" suçlarından 12 yıldan 27 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. 2'si tutuklu 11 sanığın ise "PKK terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.