BU DAVA İTTİFAK DELİLİ OLARAK KULLANILACAK
HDP'li Mutlu Öztürk'e terör propagandasından dava! CHP'ye oy isterken gündeme gelmişti. Öztürk'ün 'silahlı terör örgütü propagandası yapmak' suçundan hapsi istenirken bu davayla da CHP ile HDP’nin ittifak yaptığı delil olarak sunulabilecek.
OLAY, KESKİN’E DESTEK DAVETİNDE YAŞANMIŞTI
HDP Şişli İlçe Eş başkanı Mutlu Öztürk, 31 Mart seçimlerinden bir ay önce CHP'nin Şişli Belediye Başkan adayı Muammer Keskin'in de katıldığı bir düğünde 'HDP'nin bu konudaki tavrı çok net. Kürdistan'da kayyumun el koyduğu belediyeleri geri alacağız' ifadelerini kullandı.
SAVCILIĞIN SORUŞTURMA BAŞLATTIĞI ORTAYA ÇIKTI
Öztürk'ün sözlerine Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin'in sessiz kalması ve herhangi bir tepki göstermemesi, o dönem kamuoyunun gündemine oturmuştu. Konuşmadan kısa bir süre sonra Öztürk'le ilgili 'silahlı terör örgütü propagandası yapmak' suçundan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca soruşturma başlatıldığı ortaya çıktı.
TERÖR ÖRGÜTÜ PROPOGANDASINDAN DAVA AÇILDI
Savcılık, yürütülen soruşturmayı tamamladı. Öztürk hakkında, 'silahlı terör örgütü propagandası yapmak' suçundan 1.5 yıldan 4.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Birleştirme talepli hazırlanan iddianame aynı suçlamalardan yargılandığı İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. İddianamede düğünde emniyet tarafından çekilen video çözüm tutanaklarına yer verildi.
Öztürk'ün kullandığı ifadeler tutanakta şu şekilde yer aldı: "Seçimler zincirin kritik bir parçası. HDP'nin bu konudaki tavrı çok net. Kürdistan'da bütün kayyumun el koyduğu belediyeleri geri alacağız.
"ADAYIMIZ MUAMMER BEY"
Türkiye tarafında da zalime AKP-MHP koalisyonuna kazandırmayacağız. Dolayısıyla İstanbul Büyükşehirde Binali'yi, Şişli'de CHP listelerini dikkatinize sunuyoruz. Muammer Bey Şişli demokrasi cephesinin adayıdır. Kendisi 2013'den beri geziden bu güne çeşitli konularda halkçı belediyeciliği savundu. Dolayısıyla kendisine bırakıyorum bakalım beğenecek misiniz buyurun."
"SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM"
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Öztürk, " Söz konusu ifade ile Doğu ve Güneydoğu'daki yerleri tek tek saymak yerine, o bölgeye tarihsel süreçte verilen coğrafi terimlerden birisi olarak kullandım. Kast ettiğim coğrafi bölgedir. Suç işleme kastıyla bu konuşmalar yapmadım. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi. Bu dava, CHP ile HDP ittifakının da bir delili oldu.