Hayatının büyük bir bölümünü ticaretle geçiren 52 yaşındaki Yusuf Eygören, emeklilik hayatını yumurta oyma sanatına ayırmış. Son iki yılını internet aracılığıyla tanıştığı yumurta oyma sanatına veren Eygören, her sabah evinden kalkarak İSTOÇ’taki mütevazi atölyesine gidiyor. Marketten dikkatle seçerek aldığı yumurtaları kontrol etmekle başlıyor işe. Yumurtalar dikkatlice hat motifleriyle süsleniyor önce. Ardından yumurtanın içi boşaltılıyor ve oyma işlemi başlıyor. Bazen saatler, bazen günler alıyor yumurtayı oyma işi. Bazen de bir günlük çaba ufak bir hatada yerle bir olabiliyor. Adeta bir cerrah titizliğinde çalışma isteyen bu zorlu iş, bazen yumurtanın kırılmasıyla hayal kırıklığına dönüşebiliyor. Oyma işleminin bitmesinin ardından led ışıklarla renklendiriliyor yumurta ve cam fanusa konularak eser tamamlanıyor.
Çocukluğundan beri el beceri sanatlarına çok meraklı olduğunu belirten Yusuf Eygören, emekli olduktan sonra bir arayış içine girdiğini ve yumurta oyma sanatına başladığını anlatıyor. Deneme yanılma yoluyla başladığını ve zamanla kendisini geliştirdiğini aktaran Eygören, “Bildiğimiz normal tavuk yumurtası, herhangi bir katkı veya plastik değil. Önce üzerine yazacağımız hattın çalışmasını yapıyoruz. Ondan sonra oyma işlemi başlıyor ve bir gün boyunca devam ediyor. Tabi bu arada kırılıp dökülenler de oluyor ve bu şekilde bitirmiş oluyoruz.” diyor.
'YUMURTAYI HAT MOTİFİ İLE SÜSLEDİK'
Türkiye’de bu sanatı ilk başlatanın kendisini olduğunu ancak son aylarda yeni ustaların da yetiştiğini belirten Eygören, “Avrupa ve Amerika’da da yapanlar var ancak bizim farkımız hat motifidir. Ben dünyada şu ana kadar yumurta üzerine hat motifi görmedim.” şeklinde iddiasını dile getiriyor.
Şimdiye kadar yaptığı bütün ürünleri yakın dostlarına armağan ettiğini ifade eden Eygören, yakın çevresinden siparişler de almaya başladığını söyliyor. Yurt dışından da ilgi olduğunu belirten Eygören, Amerika’da bir dostuna ürettiği eserden hediye ettiğini, görenlerin de istediğini aktaran Eygören, talepleri yerine getireceğini anlatıyor.