Reem Nöropsikiyatri Merkezinden nöroloji uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, ''karne sendromu''nun, öğrencilerin başarısız olduğu dersler karşısında ailenin vereceği tepkilerden korkması ve psikolojik olarak etkilenmesi olduğunu belirterek, zayıf bir karnenin sorumluluğunun sadece öğrenciye yüklenmemesi gerektiğini, çocuğun okuldaki başarısının aileden aldığı eğitimle paralel olduğunu kaydetti.
Yavuz, yaptığı açıklamada, 2011-2012 eğitim ve öğretim döneminin ilk yarısının bitimine az bir süre kaldığını ve bazı öğrencileri şimdiden karne korkusu sardığını dile getirerek, birçok ailenin çocuklarına zayıf notlarından dolayı baskı ve şiddet uygulayabildiğini, onları cezalandırdığını anımsattı.
Karnesinde zayıfı olan öğrencilerin ''karne sendromu'' yaşadığına da dikkati çeken Yavuz, şunları belirtti:
''Karne sendromu, öğrencilerin başarısız olduğu dersler karşısında ailenin vereceği tepkilerden korkması ve psikolojik olarak etkilenmesidir. Bu dönemde öğrenci yaşadığı şaşkınlık, korku ve endişe nedeniyle depresif davranışlar sergileyebilir, aileden ve okuldan uzaklaşabilir. Ailenin zayıf bir karne karşında göstereceği tutum, öğrencinin tüm eğitim hayatında önemli rol oynar. Zayıf bir karnenin sorumluğu sadece öğrenciye yüklenmemelidir. Çünkü, çocuğun okuldaki başarısı aileden aldığı eğitimle paraleldir.''
Başarısızlığın birçok nedeni olabileceğini de dile getiren Yavuz, aile içinde yaşanan sorunlar, çocuğun kendine ait bir çalışma odasının olmaması, arkadaş çevresi, öğretmen-öğrenci ilişkisi, dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü ve depresyon gibi sorunların zayıf bir karnenin alt sebepleri olarak incelenebileceğini vurguladı.
Ayrıca öğrencinin gelişim sürecinde olmasının da derslerdeki başarıyı düşürebileceğini ve algılarının başka yönlere kaymasına sebep olabileceğini de kaydeden Yavuz, ailelerin bu dönemde nasıl davranması gerektiği konusunda da şunları anlattı:
''Başarısızlığının alt sebeplerini inceleyin, okuldaki rehber öğretmenle ya da bir uzmanla çeşitli metotlar geliştirerek, öğrencinin başarı düzeyini artırmaya odaklanın. Çocuğunuzu dinleyin, ona birey olarak davranın ve yaşadığı sorunları küçümsemeyin. Karnesini başka çocukların notları ile kıyaslamayın. Bu durum, çocuğu rencide ederek, aileden ve okuldan uzaklaşmasına yol açar. Baskıcı davranışlar sergilemeyin. Bu durum, çocuğun derslerindeki başarıyı artırmaz, aksine depresyona girmesine sebep olur. Öğrencinin yeteneklerini keşfedin ve onu bu yetenekler doğrultusunda yönlendirin.
Çocuğunuzu eleştirirken, yapıcı olmaya çalışın fakat kötü olan dersleri için de motive edici aktiviteler geliştirin. Başarsızlığını yüzüne vurmak yerine ona inandığınızı gösterin ve onu başarılı olacağına ikna edin. Başarılı karne getiren öğrenciyi ödüllendirirken abartmayın. Çocuğun büyük hediyeler için değil, geleceği için çalışmasını sağlayın. Ayrıca hediyelerinizi okul başarısına katkı sağlayacak objelerden seçmeye özen gösterin.''