Almanya’da seçimlerden zaferle çıkan ve oylarını bir önceki seçime göre 5.2 puan artıran Sosyal Demokrat Parti'nin lideri Olaf Scholz, ilk kez net konuştu ve “Trafik lambası” denilen, Kırmızı-Yeşil-Sarı (SPD- Yeşiller- Liberaller) koalisyonu için görüşmelere başlayacağını açıkladı.
Son CDU/SPD hükümetinde Maliye Bakanı olan ve “Euro bölgesinin ekonomisini de yöneten” Scholz'un bu zaferi, Almanya ile AB içinde serinkanlı karşılandı.
EURO- DOLAR DENGESİ NE OLUR?
Sonuçlar, istikrarlı Euro bölgesi için de önemli bir sinyal oldu. Euro'nun dolar karşısında nasıl olacağı ise hükümet kurulduktan sonra netleşecek.
Verilere göre şu an için Euro'da bir düşüş ya da sert yükseliş beklenmiyor.
“HALK YETKİYİ AÇIKÇA VERDİ”
Oyların yüzde 25.7'sini alıp birinci parti olan SPD'nin, Alman halkından hükümet kurma yetkisi aldığını belirten Scholz, “SPD ile birlikte Yeşiller ve Liberaller (FDP) de oy artışı sağladı. Bu kimsenin reddedemeyeceği bir hükümet kurma yetkisidir. Bu üç partinin bundan sonra hükümeti kurması gerektiğinin işaretidir” dedi.
CDU lideri Armin Laschet'in, kendi partisinin içinde bulunduğu başka bir koalisyon formülünden bahsettiğinin hatırlatılması üzerine Scholz, “CDU/CSU sadece büyük bir kayıp yaşamadı, aynı zamanda halktan çok önemli bir mesaj da aldı. Bu da artık hükümet etmeyip muhalefete çekilmeleridir. Şimdi akılcılık ve yönetim beceresi zamanıdır. Şimdi, seçmenin bize verdiği görevi huzur içinde yerine getirme zamanıdır” dedi.
SANDALYE DAĞILIMI
736 sandalyeli Alman Meclisi’nde şu ana kadarki sonuçlara göre SPD 206, CDU/CSU 196, Yeşiller 118, Liberaller (FDP) 92, aşırı sağcı AfD 83, Sol Parti 39 ve Danimarkalı azınlığın partisi SSW 1 milletvekili çıkardı.
Bu sonuçlara göre SPD isterse CDU ile büyük koalisyonu, isterse Yeşiller ve Liberaller ile üçlü koalisyonu kurabiliyor.
MERKEL'İN PARTİSİNİN DURUMU
16 yıl ülkeyi yöneten Başbakan Merkel'in partisi CDU, Almanya çapında tek başına oyların yaklaşık yüzde 18.7'sini alabildi. Bavyera'daki ortağının aldığı oylarla yüzde 24.1'e ulaştı.
Bu durum CDU tarihindeki en ağır yenilgilerden biri olarak kayıtlara geçti.
Oylardaki düşüş puan bazında yüzde 8.9'u buldu. Merkel’in yerine gelen Laschet böylelikle ilk sınavında hem birinci parti olamadı hem de büyük oy kaybı yaşadı.