AK PARTİ’NİN MECLİSTEKİ GÖREVİ NEDİR?
Bir Ak Partili meclis üyesi çıkıp Türkiye’de iki lider var. Biri Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan diğeri ise Mustafa Sarıgül diyebiliyor.
Bir başka Ak Parti Meclis üyesi de çıkıyor “Başkanım yaptığınız başarılı çalışmalar için sizi kutluyorum” diyebiliyor.
Biz bu olup bitenleri gazetemizde manşet atıyoruz. Ne bir ilçe başkanı ne de bir yönetim kurulu üyesi konu ile ilgili bir açıklama yapıyor.
Bütün bu olup bitenleri görünce, ister istemez, başka ittifaklar mı var? diye düşündürüyor.
Ben aka kara desinler demiyorum. Ama teşekkür ettikleri kadar yapılan yanlışları da eleştirsinler istiyorum.
Diyorlarsa ki başkanın her yaptığı doğru. O zaman da hiç mi Şişli Gazetesi’ni okumuyorsunuz? derim.
SARIGÜL İLE AK PARTİ ŞİŞLİ’NİN
KAÇAK İTTİFAKTA BULUŞMASI
Geçtiğimiz sayıda Şişli Belediye Başkan’ı Mustafa Sarıgül ile kaçak ittifak haberini yaptıktan sonra Ak Partili Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ahmet Hamdi Gürbüz’ün Ayazağa’daki bir kaçak inşaattan ilçe teşkilatına 25.000 TL bağış alığını iddia etmiştik.
Bilmeyenlere göre iddia, bana göre de gerçek. Çünkü ben de ispatı ve delili var.
Demiştim ki eğer yalansa veya yanlışsa beni mahkemeye verin. Bana hesap sorun.
Zannediyorlar ki bu olay böyle sessiz kalarak kapanacak. Ama yanıldıklarını çok kısa zaman sonra hep beraber göreceğiz.
Samimiyetle bir şey söyleyeyim. Hiçbir Ak Partili yönetici ve meclis üyesi beni arayamadı. Ama hemen hemen her mahalleden Ak Partili insanlar ve vatandaşlar beni arayarak gösterdikleri tepkileri o yöneticiler duysaydı, Şişli’de bir gün daha duramazlardı. Onların vebali o kadar büyük ki bir şekilde de bu halk bunu onlardan çıkartacak.
Geçtiğimiz günlerde Ak Parti’nin bir üst düzey yetkilisinin basın danışmanı beni aradı. Konu ile ilgili benden bilgi istedi. Ben de tüm bildiklerimi ona anlattım. Gerçi beni aradığına biraz da pişman oldu ama gerçekler acıdır.
GERÇEKTEN ŞİŞLİ’Yİ İSTİYOR MUSUNUZ?
Beni arayan meslektaşıma şunu sordum. Gerçekten Şişli’yi istiyor musunuz?
Deniliyor ki Mustafa Sarıgül Başbakan tarafından destekleniyor. Mustafa Sarıgül’ün de Başbakan’ın eşi Emine Hanım’ı sürekli arayarak “bir emriniz var mı?” dediği konuşuluyor. Tüm bu olup bitenler üzerine, böyle bir senaryonun olabileceği yönünde ağırlıklı bir görüş hakim dedim.
Bana çok önemli bir cümle kullandı.
Ben başbakanımızla çok uzun yıllardır çalışırım. Onu bunu bilmem ama çok iyi bildiğim bir şey var ki; Şartlar ne olursa olsun ona ve davasına inanan halkın anlattığınız duruma düşmesine ve hiçbir partilinin yolda kalmasına, yanlış anlamalara kapılmasına izin vermez. Biz öyle olaylara şahit olduk ki; Sizin bahsettiğiniz olaylardan çok daha küçük mevzular için bile yorgan yaktığına şahidimdir dedi.
GAZETELERİMİZ BAŞBAKANLIĞA GÖNDERİLDİ
O zaman Sayın Başbakanın bu olup bitenlerden habersiz olabileceğini düşünerek Şişli Gazetesi’ni bir de içinde bir mektupla başbakanlığa postaladım. Sabırsızlıkla sonucun ne olacağını bekliyorum. Sonucu da tüm Şişlililerle paylaşacağım.
Gelelim bir başka faciaya…
Ben Ak Parti’yi tuttuğum için konuşmuyorum. Eğer Şişli ve Şişlili üzerinde bir oyun varsa onu tespit etmek ve gerçek bir demokrasi yaşamak için cambaza baktıranların gerçek yüzünü ortaya çıkarmak ve Şişli’nin geleceğinin daha müreffeh olması için çaba sarf ediyorum.
TERÖRÜN SİYASETİ ŞEKİLLENDİRMESİNE
ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ
Başbakan Tayyip Erdoğan geçtiğimiz günlerde Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Danışma Meclisi ve Katılım Toplantısı'nda bir konuşma yaptı.
Terörün siyaseti şekillendirmesine asla müsaade etmediklerini kaydeden Başbakan Erdoğan, 'Şu anda, terörü arkasına alarak muhalefet yapan partilere rağmen, bu basiretsizliğe rağmen, bu fırsatçılığa rağmen, AK Parti tek başına da kalsa bu mücadeleyi sürdürmektedir.
Terörle mücadele, boğaza karşı keyif çatıp ahkam kesmeye benzemez. Benim Mehmedim, siperde, gözünün önünde eşi var, anası var, babası var, yeni doğmuş çocukları var, nişanlısı var, eli tetikte, canı burnunda bekliyor, İstanbul'dan beyefendiler, o Mehmed'in Genelkurmay Başkanı'nın ayakkabısının altıyla uğraşıyor. Bu ne terbiyesizliktir, nasıl bir sorumsuzluktur, bu nasıl bir gaflettir? Biz, bizden önce olduğu gibi, terörün siyaseti şekillendirmesine, yönlendirmesine asla ve asla göz yummayacağız' dedi.
AK PARTİ MECLİS ÜYELERİ DİNLEDİ
Eylül Ayı meclis toplantısında Mustafa Sarıgül’ün bir ilçe belediye başkanı olmasına rağmen ülke geneli ile ilgili ve de liderlerine karşı yapılan doğru veya yanlış bir sataşmaya karşılık hiçbir Ak Partili meclis üyesinin karşı çıkmayışı ise Şişli’de yaşananları gün yüzüne çıkartmaktadır.
LİDERLERİ NE DİYOR
AK PARTİ MECLİS ÜYELERİ NE YAPIYOR
Mustafa Sarıgül’ün Eylül Ayı meclis konuşmasından notlar.
Geçen hafta 8 yurttaşımızın şehit olması, Gaziantep’te yapılan saldırılar ve son olarak Şırnak’ta çıkan silahlı çatışma sonucu 9 olan şehit sayısının 10’a çıkması bizde derin üzüntüler oluşturdu. 8 güvenlik görevlimiz ağır şekilde yaralı vaziyette. Son zamanlarda böyle olaylar olması gerçekten üzücü. “Yurtta barış dünyada barış” Mustafa Kemal Atatürk’ün çok önemli söylemiydi. Ama ne yazık ki bazıları; yurtta barış dünyada barış ilkesinin yanlış olduğunu, yurtta barış ve dünyada barış istemenin geriye çekilmek demek olduğu düşünüyorlar.
“USTALIK DÖNEMİNDE ŞEHİTLER ARTTI”
Değerli arkadaşlar; ülkeyi yönetenler bunlara mazeret üretme durumunda değildir. Ülkeyi yönetenler çözüm bulma durumundadır. Ak Parti’nin iktidarda 1’nci yılı olsa bir şey söylememize gerek yok, 2’nci yılı olsa yine söylemeyiz, 3’ncü ye de gerek yok ama artık, ustalık döneminde Türkiye’nin her yanında şehit var.
“ANADOLUDA YALNIZ GEZEMİYORUZ”
Anadolu’yu gezdiğimizde gördüm ki gittiğimiz her yerde sivil polis ve askerle dolaşıyoruz bu da bizi olabildiğince üzüyor. Değerli arkadaşlar bunlar gerçekten bizim için endişe verici olaylar.
Bunları söyleyen Mustafa Sarıgül’ün çözümü de ülkeyi bölecek öneriler..