Avukat Sezer, Ergenekon davasını yürüten mahkeme tarafından Malatya Zirve Yayınevi davasına bakan mahkemeye gönderilen cevabi yazıda Tolon'un, örgütün üst düzey yöneticisi olması sebebiyle Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması ve Danıştay saldırısından da sorumlu tutulması gerektiğinin bildirilmesini, 'Peşinen mahkumiyet kararı' vermek şeklinde yorumladı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasında tutuklu yargılanan eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un avukatı İlkay Sezer, mahkeme heyeti başkanı Hasan Hüseyin Özese hakkında reddihakim talebinde bulundu.
Avukat Sezer, 21 Ocak 2013 tarihli dilekçesinde Zirve Yayınevi saldırısı davasına bakan Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Ergenekon davası sanığı Tolon hakkında, yargılandığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nden bilgi istendiğini ifade etti. Sezer'in dilekçesinde Ergenekon davasını yürüten mahkeme tarafından verilen cevabi yazıda "Tolon'un, örgütün üst düzey yöneticisi olması sebebiyle Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması olaylarından da sorumlu tutulması gerektiğinden..." şeklinde ifade kullanıldığı anlatıldı.
Sezer, dilekçesinde bu ifadenin, mahkemenin kanaatini ortaya koyduğu anlamına geldiğini anlattı. Sezer, dilekçesinin sonunda ise Mahkeme Başkanı Özese'nin, ihsası rey (karara yönelik oyunu önceden bildirme) anlamına gelecek bir ifade kullandığını iddia ederek Özese'nin tarafsızlık ve bağımsızlığından ciddi şüphe duyduklarını ifade etti. Avukat Sezer, bu gerekçeyle de İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdiği dilekçe ile Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese'ye yönelik reddihakim talebinde bulundu.
Öte yandan, İstanbul'dan Malatya'ya gönderilen 26 Kasım 2012 tarihli cevabi yazıda "Tolon'un, örgütün üst düzey yönetici olması sebebiyle Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması olaylarından da sorumlu tutulması gerektiği" ifadesinden önce Tolon hakkındaki suçlamaları da sıraladı. Buna göre Tolon'un, Ergenekon davası kapsamında "Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı isyana tahrik etme, TBMM'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, açıklanması yasaklanan gizli bilgileri temin etmek" suçlarını işlediğinin iddia edildiği kaydedildi.