Çağlayan, Ekonomi Bakanlığı kordinasyonuyla Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası'nda yaptığı konuşmada, inovasyonun sadece bir ürünün üretilmesi ve pazarlanması olmadığını, inovasyonun yapılan bir yeniliğin sosyal ve ekonomik bir katma değer sağlanmasının adı olduğunu kaydetti. Türkiye'nin kaybedecek zamanı olmadığını vurgulayan Çağlayan, Türkiye'nin girişimcileri ve sanayicileri ile başarı sağlayabilecek durumda olduğunu dile getirdi.
"Gerçek keşif yeni şeyler bulmak değil, gerçek keşif yeni gözlerle bakmaktır" diyen Çağlayan, "İnşallah biz bu anlayışla inovasyonu hayatımızın önemli bir parçası yaparak devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Çağlayan, "İnovasyondan 10 yıl önce 36 milyar dolar Türkiye'nin ihracatını 152,5 milyar dolara çıkarmayı, 230 milyar dolar olan milli gelirini dünyadaki krizlere rağmen 786,3 milyar dolara çıkarmayı, kişi başına geliri ise 3 bin 492 dolardan 10 bin 500 dolara çıkarmayı anlıyorum" dedi.
"Türkiye İnovasyon Ligi adlı çalışmamızla her yılın inovasyon şampiyonlarını belirleyeceğiz"
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi ise Türkiye İnovasyon Haftası etkinliğini ilk iki günde 20 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi.
Ar-Ge'ye ayırılan binde 9'luk kaynağın mutlaka artırılması gerektiğine dikkati çeken Büyükekşi, "Daha ileriye gitmek için, çıtayı daha yukarılara çekmek için, gelişmiş ülkeler gibi, milli gelirimizin yüzde 3'nü 2023'e kadar Ar-Ge'ye ayırmamız gerekiyor. Bilgi çağında ileri gitmenin yolu inovasyondan geçiyor. Eğitim inovasyonun en önemli koşulu. 7'den 70'e tüm insanlarımızı bu konuda eğitmemiz gerektiğine inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Bu yıl "İnovasyon Ligi Projesi"ni başlattıklarını aktaran Büyükekşi, şöyle devam etti:
"TİM olarak, Türkiye İnovasyon Ligi adlı çalışmamız ile Türkiye'deki firmaların inovasyon karnelerini çıkararak her yılın inovasyon şampiyonlarını belirleyeceğiz. 3 yılda tüm Türkiye'de yaygınlaşmasını hedeflediğimiz TİM İnovasyon Endeksi projesi ile inovasyona değer veren şirketlerimizi yarıştıracağız. 2014 Türkiye İnovasyon Haftası'nda ilk İnovasyon Endeksi sonuçlarına göre farklı inovasyon kategorilerinde şirketlerimizi ödüllendireceğiz.
Bu projeyle Türkiye'nin yüksek yaratıcılık potansiyelini, doğru inovasyon yönetimi yetkinlikleri ile katma-değere dönüştürmek istiyoruz. Bu girişim, şirketlerimizin organizasyonlarına inovasyon kültürünü aşılamaları için çok önemli bir fırsattır. Bu çalışma, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasında da çok önemli bir rol oynayacaktır ."
"Birçoklarımız Türkiye'nin ana probleminin cari açık olduğuna inanıyor ancak biz sorunun ana kaynağının inovasyon açığı olduğuna inanıyoruz"
Büyükekşi, bir çok kişinin Türkiye'de ana problemin cari açık olduğuna inanmasına rağmen sorunun ana kaynağının inovasyon açığı olduğunu vurgulayarak, üniversite ve sanayileri birleştirerek bu açığı kapatmayı hedeflediklerini söyledi.
İnovasyon açığının kapatılmasının 2 temel yolu olduğunu anlatan Büyükekşi, şunları kaydetti :
"Ülkenin yaratıcı potansiyelini açığa çıkartmak ve ortaya çıkmış olan bu potansiyeli ticarileştirerek inovasyona dönüştürmek... Bunun içindir ki, inovasyon açığını kapatacak en doğru yatırım, yarının inovatif liderlerini yetiştirmektir.
Biz de bu amaçla, dezavantajlı 50 ilköğretim okulumuzda inovasyon atölyeleri kurduk. Liselerde ve üniversitelerde "inovaTİM ve teknoTİM"leri hayata geçiriyoruz. Okul öncesinden başlayarak tüm eğitim sistemimize inovasyonun girmesi gerektiği fikrinden hareketle dezavantajlı 200 okulda velileri YGA Hayal Ortakları Derneği ile Prof. Doğan Cüceloğlu danışmanlığında eğiteceğiz. Böylelikle inovasyon için gereken iklime büyük yatırım yapmış olacağız."