Ülker Stadyumu’nda gerçekleştirilen Fenerbahçe Kulübü Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı’nın sonunda konuşan Başkan Ali Koç, eski başkanlardan Aziz Yıldırım’a yüklendi. Aziz Yıldırım’ın seçim öncesi yaptığı açıklamalara sert tepki gösteren Ali Koç “Tutarsız, küstah, dengesiz, intikam isteğiyle bezenmiş açıklamalar… Tehditkar, rakiplerimizin sosyal medyada şölen yapacağı tarzda mesajlar, çirkin üslup, yakışıksız içerik, kibir, parmak sallamalar… Biz bunları unutmuştuk, keşke tekrar hatırlamasaydık” ifadelerini kullandı.
Ali Koç, konuşmasında şunları söyledi: “Dünden beri büyük ikilem içindeyim. FB TV’de konuşmanın hepsini hiçbir şekilde kesmeden yayımladık. Bu sadece duyduğumuz saygının bir göstergesi değil, kendimize duyduğumuz özgüvenin de bir işaretidir. Çıkın karşımıza diyoruz, çıkmıyorlar. Burada asıl hedef yıpratmak. Bu zihniyette olan insanlar, Fenerbahçe’nin başarısıyla uzaktan yakından alakaları olmayan insanlar. Fenerbahçe’nin de bir. ‘paralel yönetim kurulu var.
Artık kırgın değilim, kızgınım! Çünkü Aziz Yıldırım hala benimle uğraşmanın, beni kızdırmanın nelere mal olacağını görememiş durumda. Seçimde farkla kazanacaksınız diyenler, Aziz Yıldırım’ı şu anda yine kandırıyorlar! Son derece kendini bilmez, tutarsız, küstah, dengesiz, tehditkar açıklamalar. Rakiplerimizin sosyal medyada şölen yapacak tarzda mesajlar. Çirkin üslup, eksik yanlış bilgiler, kibir, parmak sallamalar. Unutmuştuk biz bunları… Keşke tekrar hatırlamasaydık.
Aziz Yıldırım hala benimle uğraşmanın beni kızdırmanın nelere mal olacağını görememiştir. Çok isterdim buraya gelme nezaketini, cesaretini göstermesini. Otopark konusunda kartları Fenerium’a tahsis ettik. Abdullah bey yürüyemiyormuş. İstiyorsanız tribüne size yer ayıralım dedik. Abdullah beyin yürüyemeyeceğini ifade ederek nezaketsizlik diyerek gelmediler. Şart mı Abdullah beyle gelmeniz. Geri kalanınız gelin Abdullah bey gelmesin. Onunlar her lokantaya, sıra gecesine gidebiliyorsunuz, buraya gelin. Ayrıca sizin beraber ne işiniz var bu kadar hakareti ettikten sonra… Benim için artık sadece Aziz Yıldırım’sınız çünkü siz Fenerbahçe’ye saygı duymuyorsunuz, hatta kendinizi hepimizin üstünde görüyorsunuz. Hatta Fenerbahçe’den de büyük görüyorsunuz. Yani siz olmazsanız Fenerbahçe neredeyse olmayacak gibi gösteriyorsunuz ama artık kulübe zarar veriyorsunuz. 3 sene evvel buradaki seçim sonuçlarını hazmetmeniz lazım. Dün göstermiş olduğunuz hazımsızlık, beni küçültmek için yaptıklarınız önce sizi daha önemlisi Fenerbahçe’yi küçültüyor. Artık haddinizi aştınız. Biz rakiplerle mücadele ederken ne yazık ki sizlerle de mücadele etmek zorundayız. Son derece kendini bilmez, tutarsız, küstah, dengesiz, tehditkar, intikam isteğiyle bezenmiş açıklamalar, çirkin üslup, yakışıksız içerik, parmak sallama, kibir.. Unutmuştuk biz bunları keşke tekrar hatırlatmasaydı.
Seçim sonuçları istediğiniz gibi olmayınca kongre üyelerine saygısızlık yaptınız, şuradan çekip gittiniz. Aziz Yıldırım, bana olan husumetiniz Fenerbahçe’ye zarar veriyor. Bunun bilincinde olun. Koskoca efsane başkanımız Fenerbahçe’yi SPK’ya tehdit ediyor. Benim içime Aziz Yıldırım ve arkadaşları kaçmış ya! Aynaya bakıp bu cümleyi tekrar kurun. Ölmeden intikamımı almayacağım diyorsunuz. Benim FETÖ projesi olduğumu söylüyorsunuz bazı ortamlarda. Yazıklar olsun…
Konuyu Rahmi Koç’tan açmışken, size iki şey söyleyeceğim. Bir lafı vardır, ‘Yaydan çıkan ok ve ağızdan çıkan söz bir daha geri gelmez’ diye. Siz dün o sözleri ettiniz, bunun da hesabını vereceksiniz. Biz yüz yüze geleceğiz Aziz Yıldırım. Siz benimle gelmezseniz, ben sizinle geleceğim. Kaçmak yok! Beni mahkemeye vermezseniz adam değilsiniz. Hiçbir Fenerbahçe başkanı, Fenerbahçe’nin kötülüğünü istemez, onun için dua etmez, olduğu zaman da keyif almaz. Allah bana o günleri göstermesin. Aziz Yıldırım gibi dostunuz varsa düşmana ihtiyacınız yok. Fenerbahçe ne zaman sizin tekelinize girdi? Fenerbahçe kimsenin tekelinde değildir. Bu camianın evlatları pek çok şeye sahiptir. 114 yıllık kulüp sizin tekelinizde olacak? Beni seyirciyle yollayacaksınız öyle mi? Kulübün sahibi ben değilim ve zaten ben istenmediğimi hissettiğim anda giderim; ama şunu bilin ki o taraftar, bugün sizi buraya getirmedi. Konuştunuz baktınız ve daha sonra da bir otopark mazeretiyle gelmiyoruz dediniz.”