SARIGÜL’DEN SONRA YİNE BİR İLK DAHA

Şişli’de, Mustafa Sarıgül döneminde de meclis üyesi Dursun Çaltı ile yine Şişli’nin hak ve menfaatleri için ters düşmüştü.

Şişli’de aradan geçen 15 yıl sonra ilk defa, Teşvikiye deprem toplanma alanına imar izni veren Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin ile Şişli Belediyesi CHP Meclis Üyesi Emin Vahap Şimşek görüş ayrılığına düştü.

KESKİN, ŞİŞLİ’Yİ TALAN ETMİŞLER DEMİŞTİ

Muammer Keskin, Şişli belediye başkanı olmadan önce, ‘Şişli’yi talan ederek yeşil alan bırakmamışlar’ diye sürekli önceki belediye başkanlarını suçlamıştı. Muammer Keskin, belediye başkanı olduktan sonra ise deprem toplanma alanına inşaat ruhsatı vermesi tepki çekti.

ŞİŞLİ’Yİ MAHALLE MECLİSLERİYLE YÖNETECEĞİNİN SÖZÜNÜ VERMİŞTİ

Keskin, kendi isteği ve ısrarıyla mahallelerde mahalle meclisleri kurmuştu. Keskin, mahalle meclislerine o kadar önem veriyordu ki, Şişli Belediyesi’ni de bu mahalle meclisleri ile birlikte yöneteceklerini ve alınacak tüm kararlarda da bu mahalle meclislerinden geçeceğinin sözünü vermişti.

ŞİŞLİ KAYMAKAMIYLA DAHİ TERS DÜŞMÜŞTÜ

Keskin, mahalle meclislerinin kurmakta o kadar ısrarlı olmuştu ki, o süreçte Şişli Kaymakamı ile dahi ters düşmüştü.  

Şişli Kaymakamı, Şişli’de bir belediye meclisi ve her mahallede de mahalle muhtarı var diyerek tepki göstermişti. Şişli’de bir başka meclisin kurulmaması için uyarlarda dahi bulunmuştu. Ama, her şeye rağmen Keskin, her mahalle de mahalle meclislerini kurmuştu.

Sonra ne olduysa tüm tepkilere rağmen Keskin, Şişli Belediyesi’ni mahalle meclisleriyle birlikte yönetmek bir yana bir araya dahi gelmezken hiçbir konuyu da danışmadı.

KESKİN, BU DENLİ ÖNEMLİ BİR KARARI KİMSEYLE PAYLAŞMADI

Muammer Keskin, böylesi önemli bir kararı alırken, meclis üyelerine ve Teşvikiye mahalle meclisine danışmadı.

Teşvikiye Mahallesi seçmenleri CHP’ye hem İstanbul’da hem de Şişli’de en çok oyu vererek bir rekor kırmıştı. Keskin’in aldığı bu kararla, Teşvikiye’deki CHP’lileri de birbiriyle karşı karşıya getirdi. 

Teşvikiye’deki deprem toplanma alanı ilan edilen alana inşaat izni verilmesine tepki göstermek için örgütlenen Teşvikiye Halkı ‘Teşvikiye Sakinleri’ ismi ile bir platform oluşturdu.

KESKİN, DEPREMİ UNUTMADIK UNUTTURMAYACAĞIZ DEDİ  

17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde de, tüm siyasiler depremin yıldönümü nedeniyle anlamlı ve manalı paylaşımlar yaparken, Teşvikiye’de deprem toplanma alnının imara açılmasına karşı yapılan eylemlere siyaset insanlarından bir destek gelmemesi dikkat çekti. 

DEPREMİN YIL DÖNÜMÜNDE, TEŞVİKİYE HALKI YÜRÜYÜŞ YAPTI

Teşvikiye Sakinleri, 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde, deprem toplanma alanına inşaat izni verilmesine tepki göstermek için Teşvikiye sokaklarında yürüyüş yaptı. Teşvikiye Sakinleri daha sonra basın açıklaması yaparak, Teşvikiye Mahalle Meclis Evi’ne giderek durum değerlendirmesi yaptı.

TEK KATILAN İSİM, CHP’DEN EMİN VAHAP ŞİMŞEK OLDU

Şişli’nin en güzide semtlerinden olan ve CHP’nin en yüksek oy aldığı Teşvikiye deki bu toplantıya, Ak Parti, DSP, MHP ve Şişli Belediyesi’nden katılım olmazken, tek katılan Şişli Belediyesi CHP Meclis Üyesi Emin Vahap Şimşek oldu.

Şişli Belediyesi tarihinde Dursun Çaltı’dan sonra, CHP’li bir meclis üyesinin CHP’li bir belediyenin aldığı karar nedeniyle içerisinde olduğu bir gösteride aleni olarak destek verdi.

CHP Şişli Meclis Üyesi Emin Vahap Şimşek, Teşvikiye Sakinleri’nin yaptığı toplantıda bir meclis üyesi olarak elinden gelen tüm imkanlarla aleni olarak destek vereceğinin sözünü verdi.

İşte Emin Vahap Şimşek’in toplantıda yaptığı konuşması:

“BEN DAYANIŞMA AMACIYLA GELDİM”

Önemli olan, kamunun vicdanında bu meselenin muhasebesini yaptırabilmektir. Bu eylemlerin aslında amacı bu olmalıdır. Ben de bugün burada Teşvikiyelilerle birlikte, bir dayanışma hedefi ile bugün buraya geldim.

“BENİM BURADA OLMAM TUHAF KARŞILANDI”

Şişli Belediye Meclis Üyesi olarak bugün burada olmam bazı arkadaşlar tarafından tuhaf karşılandı. Buraya gelirken, güzergâh üzerinde bazı arkadaşlarla konuştum. 

“TEŞVİKİYELERİN BAŞINA BÖYLESİ BİR BELA SARMIŞ OLDUK”

Benim için en büyük sıkıntı, CHP olarak bizim iktidarda olduğumuz bir yerel yönetimde bu kararın alınmış olunmasıdır. Bizim yöneticilerimizin almış olduğu bir kararla Teşvikiyelilerin başına böylesi bir belayı sarmış olmamız benim için üzüntü verici bir durum oldu.

“KEŞKE, MECLİS ÜYELERİ OLARAK FİKRİMİZ ALINABİLSEYDİ”

Teşvikiye’deki deprem toplanma alanına inşaat izninin verildiği kararın alındığı sürede, meclis üyeleri olarak bizim de bir fikrimiz alınabilmiş olsaydı, biz o zaman fikrimizi net bir şekilde ortaya koyabilirdik. Birçok meclis üyesi arkadaşımın da benim gibi bir düşünce içerisinde olduğunu biliyorum. En azından ben öyle düşünüyorum.

“HUKUKİ BOYUTU İLE BİR ŞEY SÖYLEMEM YANLIŞ OLUR”

Bu işin bir siyasi tarafı, bir de hukuki tarafı var. Hukuki tarafını Özge Hanım detaylıca anlattı. Günlerdir de konuşuyorsunuz zaten. Benim onunla ilgili de bir şey söylemem doğru olmaz.

“BU KARARDA SİYASİ SORUMLULUĞUMUZ VAR”

İşin siyasi tarafında bizim de bir sorumluluğumuz var. Çünkü, biz yerel yönetimde iktidarda olan CHP’li bir partinin üyesiyiz. Bu karar, maalesef siyasi sorumluluğumuza uygun bir karar değil.

“SORUMLULUĞUMUZ PARTİ PROGRAMIMIZDAN GELİYOR”

Zira, bizim parti programımızda TOKİ’yi şöyle görüyoruz. Diyoruz ki, biz CHP olarak iktidara geldiğimizde TOKİ halk için konut üreten bir kurum olacak. Lüks konutların üretimine de engel olacağız diyoruz.

TOKİ iktidar tarafından kendi partilerine finans sağlayan bir kurum haline getirildi. Yaptıkları inşaatlar kendilerine yakın yandaş firmalara verilerek peşkeş çekilir hale geldi. Bugünde siz Teşvikiyeliler de bununla yüz yüzesiniz.  

“BEN TEŞVİKİYELİLELERE DESTEK OLACAĞIM”

Ben Şişli Belediyesi Meclis Üyesi olarak açıklıkla size şunu söyleyebilirim. Ben size destek verecek ve sizinle beraber olacağım. Elimden gelen tüm katkıyı da sunacağım.

İlk Eylül Ayı meclis toplantısında da konu ile ilgili görüşlerimi de dile getireceğim.

“ORTADA BİR YANLIŞ VAR”

Ortada bir hata ve yanlış var. Bir şeyi mahvettikten sonra düzeltmek çok daha zor olabiliyor. Ama her şeye rağmen geri dönüşü de var diye düşünüyorum. Bir şekilde bizim belediye başkanımızda, yaşanan bu süreçten sonra ve bundan sonra yaşanabilecek süreci de göz ününe alarak daha duyarlı davranacağını düşünüyorum.

“ŞİŞLİ, BETON YIĞININA DÖNDÜ DİYORDUK”

İşin en rahatsız edici tarafı ise şudur. Bizim 31 Mart öncesi kampanyamızda diyorduk ki, Şişli beton yığınına döndü. Parklarımız yok. Yeşil alanlarımız yok. Kamuya ait ortak alanlarımız yok.

“ŞİŞLİ’DE NEFES ALACAK YER, RANTA KURBAN EDİLİYOR”

Şişli’de nefes alacak bir ortamın olmadığı bir dönemde, böyle bir alanın ranta kurban edilmesi son derece yanlıştır. Çünkü, biz halkın belediyeciliğini savunuyoruz. Dolayısıyla, karar alma sürecinde halkın da katıldığı ve görüşlerinin alındığı bir belediyecilik esastır.

“BİZ PARTİ OLARAK, RANTI KABUL ETMİYORUZ”

Halkın belediyeciliğinde rant kültürünü kabul etmiyoruz. Tam tersi kent kültürünü kabul ediyoruz. Yeşil alanların çocuklara, gençlere, yaşlılara ve tüm halk sunulması gerektiğini savunuyoruz. Hatta diğer canlılarında yaşam hakkına saygı duyulması gerektiğini savunuyoruz.

“BU SAATTEN SONRA NASIL DÜZELTEBİLİRİZ ONU DÜŞÜNMELİYİZ”

Bu proje CHP olarak bizim parti programımıza taban tabana zıt bir projedir. Ama, artık bu saatten sonra biz bunu nasıl düzeltebileceğimizi, hep birlikte bunu kamunun vicdanında nasıl muhasebesini yaptırtabiliriz onu düşünmeli ve karar vermeliyiz diye düşünüyorum.