“Spor, astımın iyileşmesine katkıda bulunuyor”
“Astım hastaları spor yapamaz” algısının aksine doktor kontrolünde egzersiz yapmak, hastalığın seyrini olumlu yönde etkiliyor. Öyle ki astım hastaları olimpiyat şampiyonu bile olabiliyor. Prof. Dr. Necla Songür, astım ve spor ilişkisi hakkında bilgi verdi
“Astım hastaları spor yapamaz” algısının aksine doktor kontrolünde egzersiz yapmanın, hastalığın seyrini olumlu yönde etkilediğini belirten Prof. Dr. Necla Songür, “Kontrolsüz astım hastalığı kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde etkilemektedir” dedi.
YANLIŞ EGZERSİZ PROGRAMI ASTIM ATAKLARINI TETİKLİYOR
Astım ataklarını artıran faktörlerden birinin egzersiz olduğunu dile getiren Songür, “Egzersize bağlı nefes sıkışması veya öksürük, tipik olarak egzersiz bittikten 5-10 dakika sonra başlar. Belirtiler nadiren egzersize başlandığında da görülebilir. Hastalar hareket der durumdayken genellikle rahattır ancak bazen astım atakları gelişebilir. Egzersize bağlı astım atakları yaşayan hastaların özellikle soğuk ve kuru havalarda şikâyetleri artmaktadır” ifadelerini kullandı.
“BELİRTİLER KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİR”
Songür, egzersize bağlı astım atakları yaşayan hastalarda belirtilerin kişiden kişiye değiştiğini vurguladı. Prof. Dr. Necla Songür, o belirtileri şu şekilde sıraladı; “Hırıltılı solunum, öksürme, nefes darlığı, göğüste sıkışma hissi, yorgunluk, tüm spor etkinliği hemen kesilmelidir, panik yapmayıp, sakin kalmaya çalışılmalıdır, duman, toz, soğuk gibi tetikleyicilerden uzaklaşılmalıdır, doktorun tavsiye ettiği bronş açıcı ilaç varsa uygun dozda kullanılmalıdır, şikâyetler devam ediyorsa en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır”
SPOR YAPARKEN ASTIM ATAĞI OLURSA…
Prof. Dr. Necla Songür, her türlü önlem ve kontrollü egzersiz programına rağmen egzersiz sırasında astım atağı meydana gelirse, “Kondisyonunuzu artırarak atakların önüne geçebilirsiniz” dedi.
Songür, astım hastalarının spordan hiçbir şekilde uzaklaşmaması gerektiğinin altını çizdi. Songür: “Eğer kişi, astım ilaçlarını düzenli kullanıyorsa ve astım hastalığı kontrol altında ise spor yapması iyileşmesine katkıda bulunur, kapasitesini artırır ve astım kontrolü kolaylaşır. Fiziksel kondisyonu iyi olan sporcularda astım ataklarının ciddi bir şekilde azaldığı yapılan araştırmalarla ortaya konulmuştur. Bu nedenle astım hastalarının fiziksel fonksiyon kapasitelerini geliştirecek spor faaliyetlerinde bulunmaları önerilir” dedi.
ASTIMIN ŞİDDETİ SPOR DALI SEÇİMİNDE ETKİN ROL OYNUYOR
Songür, spor seçiminde astımlı hastanın astımının şiddeti, kontrol altında olup olmaması, tedavi altında akciğer kapasitesi ve hastanın tercihi önemli rol oynadığını belirtti. Songür, astım hastalarının spor seçiminde dikkat etmesi gerekenleri şöyle açıkladı: “Genellikle çocuk ya da erişkin yaşta önerilen spor aktivitesi yüzme olmakla birlikte, önlemler uygun şekilde alınırsa ve tıbbi tedavi ile kontrol sağlanırsa hastaların açık hava sporlarını yapmalarında da bir sakınca yoktur. Ancak astım hastaları yüksek risk içerdiği için; dalgıçlık, basketbol, bisiklet, uzun mesafe koşusu, futbol, kayak, buz hokeyi ve buz pateni gibi spor dallarından uzak durmalıdır”
ASTIMIN ŞİDDETİ KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİYOR
“Spor, astımın iyileşmesine katkıda bulunsa da asıl tedavisi tıbbidir” diyen Prof. Dr. Songür, uzman bir doktor gözetiminde düzenli takiplerin ve tedavilerin yapılması gerektiğini vurguladı. Astımın tıbbi tedaviyle kontrol altına alınabilen, geriye dönüşü olabilen bir hastalık olduğunu ifade eden Songür, “Astımın şiddeti herkeste farklılık göstermektedir. Tedavinin ardından hasta normal hayatına dönebilir. Ayrıca astımı tetikleyici faktörlerin belirlenmesi ve bu etkenlerden korunması önem taşımaktadır” dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.