Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, özellikle dar gelirli vatandaşların ev sahibi olmak için umudunu bağladığı TOKİ konusunda, CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in sorularını yanıtladı. Kurum “TOKİ tarafından son 1 yıl içerisinde borcunu ödeyemediği için fesih işlemi gerçekleştirilen 300 adet taşınmazın bulunduğunu” söyledi. Kurum, daha önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Coronavirüs tedbirleri kapsamında TOKİ ve Emlak Konut'tan ev alan vatandaşlarımızın bu süreçte mağdur olmamaları için nisan ve mayıs ayı konut taksitlerini erteliyoruz” demişti. Tekin bu paylaşımı hatırlatarak şöyle konuştu: Bakan Kurum yazılı soru önergeme verdiği yanıtta TOKİ tarafından son 1 yıl içerisinde borcunu ödeyemediği için fesih işlemi gerçekleştirilen 300 adet taşınmazın bulunduğunu ifade etti. Sayın Bakana sormak istiyorum; “vatandaşın taksitlerini faizsiz olarak durduruyoruz, erteliyoruz” açıklamanıza rağmen, bahse konu bu 300 konuta neden el konulmuştur? Dar gelirli vatandaşı konut aldığına, alacağına bin pişman ediyorsunuz. Borcunu ödeyemediği için el konulan evleri iade edin.

Gürsel Tekin

TAKSİTLER YERİNDE SAYIYOR

Tekin sözlerini şöyle sürdürdü: “TOKİ tarafından yılda iki defa her 6 ayda bir yapılan artışlardan dolayı vatandaşın ödediği bütün taksitler sanki hiç ödememiş gibi yerinde sayıyor. TOKİ her 6 ayda bir yapılan borç güncellemeleri nedeniyle faiz almadığını iddia etse de faizden daha yüksek kar elde etmektedir. Bu sistemle vatandaşı resmen soyan TOKİ, dar gelirli vatandaşı konut aldığına alacağına bin pişman ediyor. Hükümetin dar gelirli aileleri ev sahibi yapmak iddiasıyla görevlendirdiği TOKİ, yeni mağdurlar yaratarak yoluna devam ediyor.” Tekin daha önce de TOKİ'nin İstanbul'da arsa satışına sert tepki göstermişti. İstanbul'da büyük bir deprem tehlikesi olduğunu hatırlatan Tekin şunları söylemişti: “İstanbul'da büyük bir deprem riski varken, toplanma alanı neredeyse kalmamışken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın TOKİ eliyle satışa çıkardığı arsaların, nasıl satıldığını takip edeceğim. Avcılar, Küçükçekmece ve Büyükçekmece'de çok ciddi sorunların olabileceği söyleniyor. Bu 3 bölgede bırakın deprem dönüşümde kullanılması gereken arsaları, toplanma alanları bile yok. Neden bu satışlar yapılıyor? Eğer en ufak bir imar değişikliği yapılırsa Gökkubbeyi onlarına kafalarına yıkarım. İstanbul'da bu kadar sorun varken, birçok belediye kreş yeri bulamazken bu satışların yapılması sorumsuzluktur.”